Ne kadar çok düşersen o kadar çok kalkma şansın da var. Sen onu yapacak mısın, yapmayacak mısın?
Başarısızlık yan etkilere bağlı olabilir ama ayağa kalkmak sadece sana bağlıdır.”
Ahmet Mümtaz Taylan
Küçük yaşta evden ayrıldı. Bugün olduğu kişiyi adım adım inşa etti. İki üniversitede okudu; Diyarbakır`dan Almanya`ya, Ankara`dan İstanbul`a sahnenin tozunu yuttu. Yazdı, yönetti, oynadı. Kendi ifadesiyle, “ayağını basmadığı, ekmeğini yemediği, suyunu içmediği, insanıyla konuşmadığı hiçbir yöre” bırakmamacasına Türkiye`yi baştan başa dolaştı. Onunla beraber gülebiliyorsak, beraber ağlayabiliyorsak, beraber isyan edebiliyorsak Ahmet Mümtaz Taylan bizi bu kadar iyi tanıdığı içindir.
Elinizdeki kitap, bu tanışıklığın ürünü. Yazar Irmak Zileli, Ahmet Mümtaz Taylan`la kadın-erkek ilişkilerine, anne-baba rollerine, sanat ve sanatçı kavramlarına, eğitime, siyasete, doğayla ve hayvanla kurduğumuz ilişkiye, aşka, yeteneğe, hayata ve ayakta kalmaya dair konuştu. Taylan`ın samimi ve ufuk açan cevaplarında, bir sanatçının geniş tecrübesinden süzdüğü, keskin bakışını kendine de topluma da yönelterek damıttığı düşünceleri bulacaksınız. Kendinize sorduğunuz birçok soruyu; emeğin, vicdanın ve dürüstlüğün pusulasından şaşmayan bir sanatçının nasıl yanıtladığını göreceksiniz.
Bu hayatta ne yapmak istiyoruz?
Seçimlerimizi neye göre yaparız?
Öğrenmek ama nasıl?
Yeteneğini keşfetmek ve geliştirmek nasıl mümkün olur?
Başarının ölçütleri nelerdir?
Bir insan nasıl yetiştirilir?
İnsanın yurdu neresidir?
Taylan`ın deyimiyle bu kitap bir Ara Toplam.
Bir nefes molası.
Hayatlarının bir döneminde kendilerini hesaba çekmek için şöyle bir durup düşünmek ve yeniden başlamak isteyenler için…
Merakını hiçbir zaman yitirmeyen, soru sormaktan vazgeçmeyen her insanın elbet kendi yolunu çizebileceğini umut edenler için…
Bu manada her deneyimin kıymetli olduğunu tekrar tekrar dile getirmek, unutmamak için…