yeniden var oluşa doğru
umudunu hiç kaybetmeyen şairin
hüzünlerini, bekleyişlerini ve
aşkını maneviyatla
harmanlayarak okurlarına sunan
bir eser olarak karşımıza çıkıyor.
Gölgem ile ben,
Yürür dururum Mihraba doğru
Vardım o yüce mabede
Ruhumun en yüksek tiziyle
vururum arş-ı alaya
Göğsümün kafesinde yerinde
duramayan duam ile
Bir çocuğun dizinin acıması gibi
acılarım
Bana göre emsalsiz bir varoluş.
(Tanıtım Bülteninden)