İBB'de düzenlediği basın toplantısında konuşan Topbaş, "Muhalefet buradan siyaset üretmek istiyor. Buna müsaade etmem. Asla etmem. Ben bugün itibarıyla buradaki belediye başkanlık görevimden ayrıldım, istifa ettim" dedi.
İstifa nedenine ilişkin bir değerlendirme yapmayan Topbaş, "Ama asla siyasi partimle bir bağ eksikliğim yok. Şu anda partimin bir üyesiyim. Buradan muhalefete ekmek çıkmaz" diyerek AK Parti üyeliğinden ayrılmadığının altını çizdi.
İŞTE KADİR TOPBAŞ'IN İSTİFA AÇIKLAMASI
Partisinin ve genel başkanının uygun görüp, 2004 yılında İBB başkanlığı görevini kendisine tevdi ettiklerini ifade eden Topbaş, şöyle konuştu:
"Özellikle sayın genel başkanıma, partimin her kademesindeki görevlilerine teşekkür ediyorum. Beni İstanbul sathına çıkarttılar, buradan Türkiye ve dünya tanıdı ve İstanbul gibi emanet bir şehre, müjdelenmiş bir şehre başkanlık yapma onurunu bana yaşattılar. Bundan dolayı yanımda duran, destek veren, bana gönlünde yer ayıran herkese ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Üzerimde hakları var bunu biliyorum. Hatırlarım dün gibi hemen şurada medya kayıtlarımızda vardır, bundan 13 yıl 5 ay 20 gün önce yine bir cuma günü dönemin belediye başkanlığını yapmış olan Ali Müfit Gürtuna'dan mührü almak üzere buradaydım. O zaman konuşmalarımda ifade ettim, 'emanet bir şehir ve emaneti devralıyorum, emanetin ne olduğunu bilenlerdeniz' dedim. Bütün siyasi hayatımda ve buradaki görev sıramda da hep emanet olarak baktım."
Kendi kişisel iş hayatından daha çok İBB başkanlığı görevine zaman ayırdığını aktaran Topbaş, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Çocuklarımıza, ailemize, dostlarımıza vakit ayıramadım, bunu tüm siyasiler yaşamaktalar. Eğer siz hizmet edeceksiniz, idealleriniz varsa bu böyle. Zaman zaman söylerim, çocuklarımızı hırsız gibi sevdik, evimize hırsız gibi gittik, yemeğimizi, içmemizi, ibadetimizi dahi zaman zaman aksattık ama görevimizi asla aksatmamak üzere çalışmalarımızı ortaya koyduk. Çünkü büyük bir sorumluluk aldık. İstanbul affedilemeyecek hatalar olursa 'farklı konuşulur' arkamızdan. Bunu biliyorduk ve bu emanet şehirde bu görevi yapmaya çalıştık. Şunu gururla ifade etmek isterim ki günü, geçmişi beraberce yaşadık. Bu şehirde sayın Cumhurbaşkanımızın belediye başkanı olmadan önceki dönemlerini biliriz. Bir bardak suya muhtaç olduğumuz, hava kirliliğin hat safhaya çıktığı, çöpten, çamurdan geçilmeyen bir İstanbul'un bugün dünyanın gıpta ettiği bir kent haline gelmesi sayın Cumhurbaşkanımızın belediye başkanlığı vizyonuyla gelişti."
"İHANET EDENLER AFFEDİLMEZ"
Topbaş, görevi sırasında hata yapmamaya özen gösterdiklerini ifade ederek, "Çünkü biliyoruz ki hata yaparsak telafisi zordur. Özellikle ifade etmek isterim ki hata ile ihanet, birbirine karıştırılmaması gerekir. İhanet edenler asla affedilemez. Asla affetme duygusunu gösteremeyiz. Görevim sırasında çok değerli meclis üyelerim, belediyemin değerli çalışanları, üst düzey yetkilileri ve işçilerimiz, herkes ve özellikle dönemimde il başkanlığı yapan başkanlar, son başkan olarak da sayın Selim Temurci ile birlikte partimin her kademesinde mahallesine kadar, ilçesine kadar bir gönül bağı içerisinde bu kente hizmet etmeye çalıştık." dedi.
Onurlu ve gururlu olduğunu dile getiren Kadir Topbaş, şöyle devam etti:
"Hiçbir kula nasip olmayan üç dönem gibi ciddi bir güçle beni burada yetkilendirdiler. Bir emanet verdiler. Sayın Kılıçdaroğlu, 2009'da yerel yönetim adaylığını denedi ama İstanbullular vize vermedi. Ben İstanbullulara teşekkür ediyorum, 2014'te de birçok çevre ve grupların manipülasyonlarına rağmen İstanbullular bize güvendi, bizi yalnız bırakmadı ve bizimle yola devam edilmesi gerektiğini arzu ettiklerini söylediler. Bir anekdot aktarmak isterim, Atatürk Oto Sanayisi'nin bulunduğu bölgede bir üst köprü vardı. Ciddi bir trafik sıkıntısı. İstanbul 116 trafik çözüm diye köprü üzerine yazmıştık. Medyamız sürekli orada yayın yapıyorlar, 'bu ne hal' diyorlar, beni çağırdılar, ben de gayet iyi niyetlerle orasını anlatacağım. Eleştiriler başladı ve dayanamadım şunu söyledim, '2009 seçimlerine gittiğimiz zaman İstanbullular diyecekler ki bu adamdan kurtulalım, seçmeyecekler veya diyecekler ki bu adam bu işi biliyor devam etmesi lazım.' Çok şükür mahcup olmadık. Yaptık ve başardık."
"BORÇLU BİR BELEDİYE BIRAKMIYORUM"
İstanbul'un altında, metrolarıyla raylı sistemleriyle ulaşım ağları başta olmak üzere her alanda ciddi yatırımlar yaptıklarını anlatan Topbaş, "Gerçekten bir kuruşa muhtaç olan belediye, şu anda günü gelmiş bir lira borcu yok. Borçlu bir belediye bırakmıyorum, bunu özellikle ifade etmek isterim. Bu süreçte kendisinden istifade ettiğim sayın Cumhurbaşkanımıza, Başbakanımıza, bakanlarımıza çok teşekkür ederim. Parti mensuplarıma özellikle teşekkür ediyorum, beni hiç yalnız bırakmadılar. Şunu da söyleyeyim, hayatımda yorgunluk kelimesini asla kullanmadım. Hiçbir yerde yorgunum demedim" diye konuştu.
İnsanoğlunun yaratılışının mükemmel olduğunu bu nedenle çalıştıkça çok daha yeni ve farklı ufuklara açılabileceğini vurgulayan Topbaş, "Çok şükür burada ekibimizle bu başarıları yaparken, İstanbul'a hizmet vermek ve arkada güzel izler bırakarak yad edilmek emelimiz ve amacımız oldu. Bu da takdir edildi. Vatandaşlarımız her daim gösterdiler, gönüllerinde yer verdiler. O gönüllerindeki yer için teşekkür ediyorum. Orada hep kalmak isterim. 'Kadir Abi' dediler. Abilik unvanı herkese kolay verilmez. Gerçek abilik başka bir şey. Hep bunun altında ezildim. Hep devamlı bunu düşündüm. Gece geç saatte de olsa yastığa başımı koyduğum zaman 'ne yaptım, nerede bir hatam var mı' diye düşündüm. İlerde bunları bir kitapta toplar gelecek nesillere aktarırız." diye konuştu.
"HER DUAMDA İSTANBULLULARA, MESAİ ARKADAŞLARIMA DUA ETTİM"
Topbaş, İstanbul'un dünyanın merkezi olduğunu ve böyle bir kentte başkanlık yapmanın ayrıcalık olduğunu dile getirerek, şöyle konuştu:
"Bu bir nasip, kısmet ve takdir meselesi. Yüce Rabbime hamdediyorum. Her duamda İstanbullulara, idari ve siyasi mesai arkadaşlarıma devamlı dua ettim ve etmeye de devam edeceğim. Çünkü bu şehir başka bir şehir. Bu şehir beni Türkiye Belediyeler Birliğine taşıdı. Tüm belediyelerin abisi olduk yol gösterdik ve onlarla bilgi, deneyim paylaşımı yaptık. Bu şehir beni Dünya Belediyeler Birliği Başkanlığı dediğimiz 4 milyarı yöneten insanların başkanı yaptı. İki dönem ancak olabiliyor 3'er yıllık ve onurla bu görevi taşıdım. 'Başkanım senden sonrası dönem çok sıkıntılı' deniyor. Çünkü orada da yönetim tarzım şu; İnsan her şeyi affeder adam yerine konmamayı affetmez. Hep bunu yeğledim, dünya platformunda da. BM'de konuşmalar yaptım, toplantılara katıldım ve hala BM'de yerel yönetimlerden sorumlu olan UNACLA'nın da başkanlığını yürütmekteyim. Bırakmak istedim, 'bırakmayın' dediler, devam etmemi söylediler. Şu anda görevimi sürdürüyorum."
"MUHALEFET BURADAN SİYASET ÜRETMEK İSTİYOR"
Kadir Topbaş, İstanbullulara ve desteğini esirgemeyen herkese teşekkür ederek, "Yalnız bu arada bir şey söylemek istiyorum. Muhalefet buradan siyaset üretmek istiyor. Buna müsaade etmem, asla müsaade etmem. Ben bugün itibarıyla buradaki başkanlık görevimden ayrıldım, istifa ettim. Ama asla siyasi partimle bir bağ eksikliğim yok. Şu anda partimin üyesiyim. Buradan muhalefete ekmek çıkmaz. Demagojik bir siyasetle geleceğe yürüyemezler. Tavsiyem şudur; 40 yıla aşkın siyasette olan birisi olarak sakin, tepkisi çok az olan, iyi düşünen bir yapım var, herkesin kendine göre özellikleri vardır. Benim de özelliğim bu. Yalnız şunu söyleyeyim, bugünkü Türkiye'nin gördüğümüz şekliyle siyaseti, geleceğini karartır." diye konuştu.
"PARTİMİN ÜYESİYİM VE BÜTÜN ÇALIŞMALARDA YANLARINDA OLACAĞIM"
Başarının takdir edilmesi durumunda Türkiye'nin geleceğe hazırlanacağını belirten Topbaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yoksa her yere muhalefet etmek, muhalefet etmek değildir. Partimin üyesiyim ve partimin bütün çalışmalarında her daim yanında ve destekçisi olacağım. Hükümetin başarısı çok önemli. Esasında benim gündemim Türkiye'nin gündeminde küçük bir gündem. Şu anda Milli Güvenlik Kurulu toplanmış, Kuzey Irak meselesini konuşuyor. Bizim gündemimiz, şahsen ben neyim ki esas, Türkiye'nin gündemi, yarınlarıdır. Yine önemli olan yarın Türkiye Büyük Millet Meclisi olağanüstü toplanacak. Bu olağanüstü toplantıda karar alınacak. Bu Türkiye'nin gündemidir, çok önemlidir. Bizim burada gündem işgal etmemiz çok doğru değil. Bunu da özellikle söylemek istiyorum ve hükümetimizin ve Cumhurbaşkanımızın yanında olmak zorundayız 80 milyon olarak. Türkiye'nin geleceği tartışılıyor. Ortada bu varken, kalkıp da sakın ola ki bireysel, düşüncelerimizi ortaya koyamayız. Hep siyasette şunu söyledim. Daha önceki konuşmalarımda da bilinir. Siyaset iki şekilde olur, ya idealiniz vardır ya da menfaatiniz vardır arası yok. Biz ideal adamıyız. Ortaya koyduğumuz ideal uğruna gitmekteyiz."
"DÖNEMİMİZ, İNANIYORUM Kİ HAYIRLA YAD EDİLECEK"
Hedeflerinin belli olduğunu vurgulayan Topbaş, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Hedeflerimiz 2023'tür, 2053 ve 2071'dir. Bizden sonra gelecek nesillerin kulvarını oluşturmaya çalışıyoruz. Türkiye'nin geleceği farklıdır. Burada katkısı olan herkes, hayırla yad edilir. Tekrar İstanbullulara teşekkür ediyorum. Sayın Cumhurbaşkanımıza, genel başkanımıza, beni İstanbul belediye başkanlığına layık gördüğü için, bugüne kadar destek verdiği için hassaten teşekkür ediyorum. Sayın Başbakanımıza, kabinesindeki bakanlarımıza teşekkür ediyorum. Belediye çalışmalarımıza her an Ulaştırma Bakanlığı döneminden bu yana, hep yardımcı oldular. Partim genel merkezinden İstanbul'daki mahalle teşkilatına kadar herkese teşekkür ediyorum. Onlar olmasa, partililerim, gayret göstermese, çalışmasalar, burada bulunamayız ve konuşamayız. Onların fedakarlıkları, Türkiye'de partimizi iktidarda tutmakta. Meclis üyelerimizin her birine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Türkiye'de parlamentodan sonra en büyük meclis. 3 dönem bu Mecliste değişen arkadaşlar var."
"BASİT SÖYLEMLERLE SİYASET DEVŞİRMEYE KALKMASINLAR"
Kadir Topbaş, geçmişten bugüne kadar arkadaşlarıyla beraber İstanbul'a hizmet verdiklerini aktararak, "Dönemimiz, inanıyorum ki hayırla yad edilecek. Eserler ortada, İstanbullular yaşıyor ve kullanıyor. Biz bundan yüksünmüyoruz. İyi yaptık diyoruz, başarılı olduk diye düşünüyoruz. Tabi ki eksikler olabilir, o eksiklikler varsa, onlar benimdir, 'Neden görmedim, niye gözümden kaçtı?' diye. Basit söylemlerle siyaset devşirmeye kalkmasınlar." dedi.
Başkanlık görevinden ayrıldığını bildiren Topbaş, şöyle devam etti:
"Bugün itibarıyla buradaki başkanlık görevimi, özellikle il seçim kurulunda olan görüşmemizde, kentten müsaademi istiyorum. Tüm İstanbullulardan bu müsaademi istiyorum. Beni hoşgörüyle karşılasınlar lütfen, gönüllerini koymasınlar. 'Başkanım bizi nasıl bıraktı?' demesinler. Her zaman beraberiz. Bu yaşıma kadar, bu şehirde yaşamış birisiyim, bir noktada da kentin hafızası sayılırım. Her zaman abiliğe hazır olduğumuzu söylüyor, sizlere saygılarımı arz ediyorum. Sizleri Allah'a emanet ediyorum. Sağ olun var olun."
Topbaş, "Kırgınlığınız var mı?" sorusuna ise "Asla siyasette kırgınlık olmaz. Hiç kimseyle kırgınlığım yok. Gönül dolusu sevgilerle ayrılıyorum, her zaman partimin yanındayım, siyasetin içindeyim. Partimin üyesiyim. Asla öyle birtakım söylentilere fırsat vermek istemem. Bunu da net söylüyorum."yanıtını verdi.
Kadir Topbaş, çıkışta, "İddialara yönelik neler söyleyeceksiniz?" sorusu üzerine "Bize döndün baba diyorlar, çocuklarım, torunlarım bayram ediyor. Öyle uygun gördüm. Hayırlı, uğurlu olsun." ifadelerini kullandı.
