Kırmızı ette üretim rekorları kırılıyor. Üretimdeki bolluk nedeniyle düşmesi, hiç olmazsa yerinde sayması gereken fiyatlar ise artmaya devam ediyor. Anormal fiyat artışlarını denetlemek ve kontrol altına almak için bir yıl önce kurulan Gıda İzleme Komitesi ise bugüne kadar bu konuda hiçbir adım atmadığı için eleştiriliyor.
Kırmızı et üretimi Türkiye tarihinde ilk kez 2014 yılında 1 milyon tonun üzerine çıkmıştı. Üretim 2015’in dokuz ayında da aynı hızla devam etti. 2015’in ilk 9 ayında 852 bin ton et üretildi. Yılın son üç aylık döneminde üretilecek et miktarıyla 2015 yılındaki toplam et üretimi yine 1 milyon tonun üzerinde gerçekleşecek.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı kırmızı et üretimi istatistikleri, et fiyatlarına üretim azlığından değil, keyfi olarak zam yapıldığını kanıtladı.
TÜİK’in yılda 4 kez üçer aylık dönemler halinde açıkladığı istatistiklere göre, et fiyatlarının anormal arttığı Temmuz - ağustos - eylül aylarınını kapsayan 3 aylık dönemde, et üretimi nisan - mayıs - haziran aylarını kapsayan döneme göre yüzde 45.2 oranında arttı. Nisan - mayıs - haziranda 262 bin ton olan kırmızı et üretim miktarı, temmuz - ağustos - eylül aylarında 380 bin ton olarak gerçekleşti. Et üretimi 2015’in üçüncü çeyreğinde, 2014’ün aynı dönemine göre ise yüzde 87.7 oranında artış gösterdi. 2014’ün üçüncü çeyreğinde et üretimi 202 bin ton olmuştu.
Sığırda % 95 artış var
2015’in üçüncü çeyreğinde sığır eti üretimi 342 bin ton oldu. Sığır eti üretimi 2014’ün üçüncü çeyrek dönemine göre yüzde 95.1 oranında arttı. Koyun eti üretimi yüzde 27.1 arttı.
Türkiye Ziraatçiler Derneği Başkanı İbrahim Yetkin
‘Et fiyatlarının düşmesi hayal’
“Kırmızı et üretiminde sorun yok. Fiyatları aracılar artırıyor. Besiciden tüketiciye gelene kadar et fiyatları kademe kademe yükseltiliyor. Türkiye’de 15-20 tane büyük besici ve aynı zamanda et üreticisi var. Fiyat artışları bu büyük üreticilerden kaynaklanıyor. Ürün bol miktarda var ama fiyat devamlı artıyor, Türkiye’deki bu durum dünyanın hiçbir yerinde yok. Çünkü bu büyük üreticiler zaman zaman eti piyasadan çekerek fiyatı yükseltiyor, piyasayla satranç gibi oynuyorlar. Arz ve talebi dengelemesi için kurulan Et ve Süt Kurumu’nun ise pazar payı yüzde 2 seviyesinde olduğundan piyasada etkili olamıyor. Dolayısıyla hakim güçler piyasayı allak bullak ediyor. Üretim bol olduğu için ithalata zaten gerek yok. İthalat yapıldığı zaman da fiyatların düşmediğini zamanında görmüştük. Yapısal sorunlar olduğu için Gıda İzleme Komitesi de bu sorunu çözemiyor. Dolayısıyla Türkiye’de et fiyatlarının düşmesi hayal.”
Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar
‘İthalat olsaydı üretim artmazdı’
“Kırmızı et üretimindeki artış sürüyor. 9 aylık üretim 852 bin tonu aştı. Son çeyrekle birlikte yıllık üretimin 2014 yılının üzerine çıkacağını tahmin ediyoruz. Et ithalatının olmaması kırmızı et üretimini artırdı. İthalat olsaydı üretim rakamları bu seviyelerde olmazdı. Maliyetler aşağı çekildiğinde üretim daha artacaktır. Bu çerçevede seçim vaatleri içinde yer alan yemdeki yüzde 8 KDV’nin kaldırıl-masını olumlu buluyoruz. Türkiye, çok verimli ve sığır beslemeye uygun meralarda sığırcılık yapan Brezilya, Arjantin, Uruguay gibi ülkelerle özellikle et sığırcılığında rekabet edemez ancak küçükbaş hayvancılık yem maliyetleri nedeniyle ülke şartlarına daha uygun. Anadolu’nun bitki örtüsüne uygun olan koyunculuğun hayvancılık içindeki ağırlığı artırılmalı. Son yıllarda verilen teşviklerle koyun varlığının 2009-2014 döneminde 21.7 milyondan 31 milyona, keçi varlığının 5.1 milyondan 10.3 milyona yükselmesinin ülke hayvancılığı açısından olumlu bir gelişme.”