info@ellidokuz.com
Dolar Alış
:
35.0619
Dolar Satış
:
35.1251
Euro Alış
:
36.4162
Euro Satış
:
36.4818
Aranıyor, lütfen bekleyiniz...

Büyük Maden Faciasının 22. Yıldönümü

3 Mart 1992 tarihinde meydana gelen maden faciasında hayatlarını kaybeden 263 madenci, 22 yıl sonra dualarla anıldı.

TTK Kozlu Müessesesi kuyu başında yapılan anma programına TTK Genel Müdür Yardımcısı Ercan Gebeş, GMİS Genel Başkanı Eyüp Alabaş, Kozlu Kaymakamı Ahmet Karakaya, Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir, çok sayıda siyasi parti temsilcisi ve madenciler katıldı. Törene ayrıca, 7 Ocak 2013 tarihinde hayatını kaybeden 8 maden işçisinin aileleri de katıldı. Anma programı hayatlarını kaybeden maden işçilerine saygı duruşunda bulunulmasıyla başladı.
 
GMİS Genel Başkanı Eyüp Alabaş, Havza tarihi boyunca 5 bin işçinin madenlerdeki iş kazalarında hayatını kaybettiğini belirterek "Bölge insanı olarak 166 yıllık üretim tarihi boyunca çok acı çekerek, çok ağır bedel ödeyerek madenciliği öğrendik. Bunlardan en büyüğü22 yıl önce Kozlu'da 263 arkadaşımızı kaybettiğimiz faciaydı. Bu facia havza madenciliğinin en büyük kazasıdır” dedi.
 
TTK Genel Müdürü Ercan Gebeş de, 22 yıl önce tüm Türkiye'yi yasa boğan elim bir kazada hayatlarını kaybeden 263 madenciyi saygıyla andığını belirterek şöyle konuştu: "Onlar o gün, alın terlerinin karşılığını almak, ailelerine helal rızık sağlamak için yerin yüzlerce metre altına inmişlerdi.”
 
Kozlu Kaymakamı Ahmet Karakaya da bu güne kadar maden ocaklarında hayatını kaybeden işçileri andıklarını ifade etti. Konuşmaların ardından maden işçilerine mevlit şekeri dağıtıldı. Programda Kur'an-ı Kerim okundu.
 
Anma programının ardından mesaisi başlayan işçiler kömür çıkarmak için yerin yüzlerce metre altına indi.
 
GMİS Genel Başkanı Eyüp Alabaş, şöyle konuştu: "Bu gün 3 Mart 2014, 3 Mart 1992'de hayatını kaybeden 263 madenci arkadaşımızı burada kuyu başında andık. Buradaki kaza 166 yıllık havza tarihinde en büyük maden kazasıydı. Ben bu vesile ile birlikte acılı ailelere baş sağlığı diliyorum. Biz o acıları artık bir daha yaşamayacağız derken bütün uyarılara rağmen 17 Mayıs 2011 ve 7 Ocak 2013 tarihinde bu tür acıları yaşadık. Bütün uyarılara rağmen taşeron uygulamalarında ısrar ediliyor. Biz canımızı ve kanımızı vererek bu ülkenin ekonomik bağımsızlığını kazanmak için uğraşırken, maalesef madenci gerekli ilgiyi görmüyor. Sadece madencilerin bu tür acı olaylarda değil gerçek zamanlarda da hatırlanmasını diliyorum. Böyle kazaların bir daha tekrarlanmamasını temenni ediyorum.”