info@ellidokuz.com
Dolar Alış
:
35.0619
Dolar Satış
:
35.1251
Euro Alış
:
36.4162
Euro Satış
:
36.4818
Aranıyor, lütfen bekleyiniz...

Çay Hakkında Bilinmeyenler

Ülkemizde Doğu Karadeniz Bölgesi’nde üretimi yapılan ve neredeyse herkesin tüketmiş olduğu çay ile ilgili veriler dikkat çekiyor.

Rize Ticaret Borsası, hemen hemen her evde içilen çay ile ilgili bilinmeyen bir çok şeyi internet sitesi ve bastırdığı kitapçıklar ile tüketiciler ile paylaşıyor.
 
Rize Ticaret Borsası’nın verilerine göre, ülkemizde her 100 kişiden 96’sı çay içiyor. Çay içmeyen yüzde dörtlük kısmı ise bebekler oluşturuyor. Ülkemizde günde ortalama 245 milyon bardak çay tüketilirken, bunun yüzde 65’i evlerde, yüzde 13’ü iş yerlerinde, yüzde 11’i misafirlikte, yüzde 5’i kafelerde, yüzde 4’ü kahvehanelerde yüzde 2’si ise okul kantinlerinde tüketiliyor.
 
ÇAYIN TARİHİ
 
Çayın tarihi milattan önce 2 bin 700'lü yıllara dayanırken, çayı ilk Çinliler'in bulduğu tahmin ediliyor. Avrupa’ya çayın gelişi 17. yüzyıla dayanırken, ülkemizde ise çay tarımının başlaması 1940’lı yıllarda başladı.
Türkiye’de yaklaşık 76 bin dekar alanda çay tarımı yapılırken, yıllık yaklaşık 250 bin tonluk üretim ile Türkiye çay üretici ülkeler arasında 7. sırada yer alıyor. Türkiye çay tüketimi açısından ise dünyanın en çok çay tüketen 4. ülkesi konumunda.
 
ÜZERİNE KAR YAĞAN TEK ÇAY
 
 
Çin, Hindistan ve Sri Lanka gibi ülkelerde çay bitkisi üzerine kar yağmadığı için çay bitkisinde oluşan hastalıklar ve böcekler ile mücadelede kimyasal ilaçlar kullanılıyor. Dünyada çay üreticisi ülkeler arasında çay bitkisi üzerine kar yağan tek ülke Türkiye. Bu nedenle Türk çayında hastalıklar ve haşere oluşmadığından ilaçlama yapılmıyor ve Türk çayı dünyanın en organik çayı olarak kabul ediliyor.
 
ŞİFA DEPOSU
 
Günlük içecek tüketimimizin önemli bir bölümünü karşıladığımız çay bir çok hastalığa da iyi geliyor. Konuyla ilgili açıklama yapan Rize Ticaret Borsası Başkanı Mehmet Erdoğan, “Çay, mide ağrılarına, idrar yolları iltihabına, baş ağrılarına, kalp hastalıklarına ve tümörlere iyi geliyor. Şu anda bilim adamları çayın kalp hastalıkları ve kanser üzerindeki etkilerini araştırıyor. Araştırmacılara göre çay, iyi huylu HDL kolesterolünü yükseltirken, kötü huylu LDL kolesterolünü düşürüyor. Bunun yanında kalp krizi ve felç olma riski de çay içmeyenlere oranla daha az. 15 yıllık bir araştırma sonucunda günde en az 4 bardak koyu çay içen orta yaş erkeklerde yapılan testlerde kolestrolün düştüğü görülmüştür.
Çay kolesterolü düşürür ve antioksidantların vücudumuzdaki bütün hücrelere dağılımını sağlar. Çayda bulunan 'polyphenolaslar' çok güçlüdür. Belki de doğal olarak bulunan en iyi antioksdantlardır. Vitamin C, vitamin E ve beta-karotenden bile daha güçlüdürler. Çayın kanser önleyici etkisi, ilaçlaştırılmasıyla ilgili deneyler uzun bir süre hayvanlar üzerinde denendikten sonra, şimdi insanlar üzerinde araştırılıyor.
 
Ohio Yeloda'da çalışan tümör biyolojisti Jersy Jankun, bilgisayar araştırmalarında kanser tümörlerinin oluşumuna neden olan enzimleri araştırmış. En iyi kimyasal bileşimin sizin de tahmin edeceğiniz gibi çayda olduğunu keşfetmiş. Jankun 'Bu kimyasal polifonelin adı EGCG. Görünüşe bakılırsa antikanser aktivitesi gösteriyor. Kanser tümörlerinin çoğalmasını ve büyümesini engelliyor' bilgisini veriyor" dedi.