Kaymakam Bahattin Atçı ise sorunun bir an önce halledilmesi gerektiğini, aynı veya farklı bir şirketin bu ocakları işletmeye başlamasının ilçe halkı için olumlu olacağına inandığını dile getirdi.
Geçtiğimiz 13 Mayıs’ta Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.’ye bağlı Eynez bölgesindeki maden ocağında meydana gelen faciada 301 işçi hayatını kaybetti. Bu kazanın ardından şirkete ait, biri kaza olan ocak olmak üzere üç maden işletmesi kapatıldı. Ancak bunlardan Işıklar Maden Ocağı daha sonra müfettişlerin olumlu rapor vermesi üzerine açıldı. Bu arada şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, Genel Müdürü Ramazan Doğru ile İşletme Müdürü Akın Çelik hakkında hazırlanan iddianame ise Ağır Ceza Mahkemesi tarafından geri gönderildi.
ŞOK KARARI MESAJLA ALDILAR
Bu gelişmelerin yaşandığı sırada işçiler dün akşam saatlerinde cep telefonlarına şirketten gelen mesajla şoke oldu. Bugün itibariyle işlerine son verildiğini öğrenen işçiler, uzun bir süre kararın doğruluğunu teyit etmeye çalıştı. Gerçeği öğrendikten sonra ise işçiler, tedirgin bir bekleyişe geçti.
RAKAMI KAYMAKAM ATÇI, AÇIKLADI
Bu arada konuyla ilgili Soma Kaymakamı Bahattin Atçı da açıklama yaptı. Atçı hem kazanın yaşandığı maden ocağından, hem de halen kapalı olan Atabacası maden ocağında çalışan toplam 2 bin 800 işçinin, işlerine son verildiğini söyledi.
Kış ortasında bu kararın, kendilerini üzdüğünü söyleyen Atçı, “İşçilerimizin, kış ortamında mağdur olmamaları lazım. Ocaklar üretime geçemedi. Bu sorunun acilen çözümlenmesi lazım. İşçilerin, çoğu maddi olarak zor durumda. Bu durumdan herkes, olumsuz etkilenecek, esnaf diğer kesimler, halk da tedirgin. Eski duruma gelmemiz için kapalı olan ocaklarında usulüne uygun olarak güvenli bir şekilde üretime sokulması lazım. Ama bu firmayla ama başka firmayla. Yüksek bir rakamın işten çıkartılması mağduriyete sebep oldu. Soma’da halkın olumsuz etkilenmesi gibi bir sonuç doğurdu. Diğer taraftan da kömür üretimi düştü. Kömür alan kesimlerde de sıkıntı var” dedi.
SENDİKADAN AÇIKLAMA GELDİ
Konuyla ilgili olarak Maden İş Sendikesi Bir No’lu (kamu) şubenin müteşebbis heyeti ve üst kurul delegeleri de açıklama yayımladı. 13 Mayıs’ın Soma’da olduğu gibi, ülkemizde ve dünyada madencilik adına milat olduğu görüşüne yer verilen açıklamada, şöyle denildi:
“Keşke o kara gün olmasaydı da 301 şehidimiz olmasaydı. Yaşanan bu büyük acıya, karmaşaya ve kargaşaya rağmen hala birçok kişinin ders almadığını, hayret, üzüntü ve esefle izledik. Bu olay olduğunda tüm tepkiler Ege Bölgesi Şubesine odaklandı. Şube başkanı ve yöneticiler işçi arkadaşların ve tüm basının gözü önünde istifa ettiler. Sendika genel merkezi de disiplin kurulunu toplayarak gerekli işlemleri yaptı. Daha sonra aldığı kararlarla şubeyi üçe böldü. Bizler işçi arkadaşların bölünmesinden değil, şubelerin bölünmesinden yanayız. Bunun yanı sıra, geçtiğimiz günlerde Işıklar ocağında başlayan işçi kıyımını kendi işyeri temsilcisiyle Noter tespiti yaptıran, bu işyerinde çalışmakta olan 3 nolu şube başkanını ve genel sekreterinin işten atılmasına seyirci kalan, şube yönetimi bu günlerde 301 şehidimizin olduğu Eynez ocağında işten atılan yaklaşık 2 bin işçi arkadaşımız için ne yapacaklardır. Kendi işyerinde işten atılan arkadaşlarının hakkını savunamayan pasif yöneticileri de siz işçi arkadaşların takdirine bırakıyoruz. Değerli arkadaşlar; işte bu yaşananlardan dolayı bizler kamu müteşebbis heyeti ve delegeleri olarak tüm kamu çalışanlarının ortak isteği olan şubelerin bölünmesinin takipçisi olmaya devam edeceğiz. Devam eden Yargıtay sürecini dikkatle ve titizlikle takip edeceğiz. Başta işçi arkadaşlarımız olmak üzere Soma’nın havasını soluyan, alın teriyle ekmeğini kazananlara hayırlı işler diliyoruz.”
ÖZEL, İŞÇİLERİ ÖLÜMLE AÇLIK ARASINDA TERCİHE ZORLUYORLAR
Konuyla İlgili CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel ise, “İşçileri ölümle açlık arasında tercih yapmaya zorluyorlar. Bu madenlerin güvenliğini sağlamayan hükümet 7 ayı boşa harcadı. 7 ay sonra madenleri açmaya hazırlandıklarında ise, sürekli kazalar yangın sorunuyla karılaşıyorlar. Açıldı denilip işçiler sokulduğu anda yeni kazalar oluyor. Şimdi de işçilere önce ‘öl’ dendi. Sonra da ‘açlıktan öl’ deniyor. Ölümle, açlık arasındaki bu yola isyan ediyoruz. Üçüncü yol var, gerekli düzenlemeler yapılıp, hemen ardından kaza olan şirketin anlaşmasının iptal edip, bütün işçiler, kamu işçisi olarak işe alınıp güvenli şekilde eskiden olduğu gibi TKİ’nin işçi olarak güvenli çalışmaları, sağlanmalı” dedi.
DEVLET İSTİHDAM ETSİN ÇAĞRISI
Manisa’nın Soma İlçesi’nde iki bini aşkın işçinin işten çıkarılmasını değerlendiren Türkiye Maden İş Sendikası Ege Bölgesi 3 Nolu Müteşebbis Heyeti Başkanı Cafer Bülbül, çeşitli açıklamalar yaptı. Soma’da ülkenin en büyük acılarından birinin yaşandığını belirten Türkiye Maden İş Sendikası Ege Bölgesi 3 Nolu Müteşebbis Heyeti Başkanı Cafer Bülbül, “O gün bugünden çok zor süreçlerle karşılaştık. Ama en büyük sorunu bugün yaşadık. Soma Kömür A.Ş.’de çalışan 3 bin civarında işçimiz şuanda işsiz kaldı. Devletin yeni sahalar yeni projeler üretmesi gerektiğini, facianın meydana geldiği günden bu yana dile getirdik” dedi. Devletin ‘bu işçileri Demir Export’a veya İmbat Madencilik gibi diğer şirketlerde değerlendiririm’ şeklinde düşündüğünü söyleyen Bülbül, “Bizim talebimiz o yönde değil. Biz bu 5 bin işçinin geleceğini görmesini istiyoruz. Devlet’in bu saatten itibaren yapacağı tek şey var. Bu işçileri kendi bünyesinde kamuya alıp istihdam etmeli. Yeni bakir sahaları üretime açmalı ve işçilere iş imkanı sağlamalı” diye konuştu.
HERHANGİ BİR AÇIKLAMA YAPILMAMIŞ
Herkesin belirli bir harcaması olduğunu söyleyen Bülbül, “İşçilerimizin çoğunun ev kirası, kredi taksiti, çocuklarının eğitim masrafları var. İŞKUR’dan alacakları maaş ile bu durumlar telafi edilmez. Muhakkak bu işçi arkadaşların çalışması gerekiyor. Yıllardır devlet bu işçi arkadaşların üzerinden çok para kazandı. Kurumlar vergisinde dereceye girdi. İşçi arkadaşlarımız düşük ücretle çalıştırıldılar şimdi ise sokağa atıldı. Devlet burada acilen bu sorunları çözmeli” şeklinde konuştu. “4A’ kapsamında sigorta tesciliniz ‘Zorunlu Sigorta’ sigorta kolu kapsamında 01.12.2014 tarihinde yapılmıştır” şeklinde işçilere SGK’dan mesaj gönderildiğini hatırlatan Bülbül, herhangi bir açıklama yapılmadan işsizlik sigortası kapsamına alındıklarını mesajla öğrenen işçilerin şaşkınlık yaşadığını söyledi.
FACİADAN KURTULAN MADENCİ DERTLİ
Altı yıl boyunca Eynez Maden Ocağı’nda Fikri Yıldırım, facianın olduğu gün de ocakta çalıştığını söyledi. O anları anlatan Yıldırım, “Biz olayın olduğu anda Eynez Ocağı’nda yer altındaydık. Giriş kapısına yakın bir mesafede çalışıyorduk. İçerisinin duman olduğunu ve seslerin geldiğini duyunca panik halinde çıkış kapısından çıktık. Daha sonra arkadaşlarımızı kurtarmak için içeriye girdik. Şuanda ayaklarımda yaralanmalar olduğu için yürürken zorluk çekiyorum. Şimdide bizi kapı önüne koymak istiyorlar. Yeni aldığımız duyumlara göre Demir Eksport Madencilik ve İmbat Madenciliğin yeni açacakları ocaklarda bizleri çalıştıracaklarmış. Benim ayaklarım olay günü sakatlandı. Şimdi yürümekte zorlanıyorum. Beni bu ocaklarda çalıştıracaklarına inanmıyorum” dedi. İŞKUR kapısında bekleyen diğer işçiler, mağdur edildiklerini söyledi. İŞKUR Soma Şube Müdürü Ahmet Meşeli, işçilerin müracaatlarını yapıldığını ve bir ay sonunda gerekli düzenlemelerin yapılıp işsizlik maaşlarının bağlanacağını söyledi. İşsizlik maaşlarını hak eden madencilere cep telefonuyla haber verileceği kaydedildi. Başvuru yapan işçiler uzun kuyruklar oluşturdu.
CHP’Lİ VEKİLDEN AÇIKLAMA
Konuyla ilgili yazılı açıklama yapan CHP Manisa Milletvekili Sakine Öz, işçilerin cep telefonu mesajıyla işten çıkarılması kararına tepki gösterdi. Şirketin TKİ’den son 2 ayda birikmiş alacaklarını da açıklayan Milletvekili Öz, Soma’da devletin yeni istihdam ve tazminatlar konusunda acil bir önlem almazsa, Soma Adliyesi’nin dava dosyaları ile dolup taşabileceğini sözlerine ekledi. CHP’li Milletvekili Sakine Öz’ün açıklaması şöyle:
“Şirket ve hükümet yedi aydır oyaladığı madenciye güvenlikli, sağlıklı ve insanca bir iş ortamı sağlayacağı yerde, çalışma şartlarını iyileştireceği yerde, çıkmış bir mesajla kaçış fermanı yazıyor. Firma, daha geçen hafta mahkemeye ‘TKİ’den 10 milyon lira alacağım var’ diyor. TKİ bu ‘hak ediş gerçekdışı, borcum yok’ diyor. Bugüne kadar baba-oğul gibi geçinen şirket ve hükümet şimdi ortak sorumluluğun hesabını vermeden işçilerle karşı karşıya gelme cüretini bile gösteremeden İŞKUR aracılığıyla yollanan bir cep mesajıyla ortadan kaybolmaya çalışıyor. Ben, şirketin devletten alacaklarını sorduğumda susan Bakan Taner Yıldız, Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.’nin Soma’daki diğer madenlerindeki üretimleri için Türkiye Kömür İşletmeleri’nden (TKİ) Eylül ayında 8 milyon, Ekim ayında 4 milyon lira hakedişi olduğunu açıklayamadı. Bu 12 milyon liranın 7 milyon 779 bin lirası TKİ tarafından şirket alacağından mahsup edilerek madencilerimize ödenmiş. 778 bin lirası ise rödovans için kesilerek kamu hesaplarına aktarılmış. Kamu hesaplarında bekletilen yaklaşık 3.5 milyon lira ile işten atılan binlerce işçimizin maaşı, tazminatı, kıdemi nasıl ödenecek, bu para neye yetecek? Soma’da 2 bin 831 işçinin işten çıkarılması demek sadece madenci ailelerinin değil, koca bir ilçenin iflası demektir. Geçen yıl Uyar Madencilik’in yarattığı yıkım sonrasında işsizlikle boğuşan madencimiz şimdi de Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. sonrasında belirsizliğe terk edilmemeli. Biz, Soma’da işten çıkarılma kararı alınan 2 bin 831 madencimizin her günkü gibi yanında olmaya devam ediyoruz. Devlet de kara günde madencinin yanında olduğunu göstermeli, sosyal güvencenin yitip gitmemesi için adım atmalı, yeni istihdam olanağını yaratmalı.”
İŞ AKDİ FESHEDİLEN İŞÇİ SAYISI 2 BİN 831
İşten çıkartılmayla ilgili yazılı açıklama yapan Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. yetkilileri; şirketlerine bağlı diğer ocaklarda işçi sayısında aynı nedenle kısmi bir azaltmaya gidilerek işçi sayısının 2 bin 182’ye indirildiğini açıkladı. İş akdi feshedilen işçilerden 637’sinin Merkez Ocak da bilinen Atabacası Ocağı’ndan 13’ünün Işıklar Maden Ocağı’ndan ve Eynez Maden Ocağı’ndan da 2 bin 181 kişi olmak üzere 2 bin 831 kişinin iş akdine son verildiği belirtildi. Ayrıca Eynez Maden Ocağı’nda kalan malzemenin tahliye edilmesi için 400 işçinin daha bir süre daha çalışmaya devam edeceği açıklandı. Açıklamada şu görüşlere yer verildi, “Şirketimizce işletilen Soma Eynez Kömür Madeni’nde 13 Mayıs’ta meydana gelen ve 301 işçimizin ölümüyle sonuçlanan elim kazadan sonra Eynez’le birlikte diğer iki madenimizin de kapatıldığı kamuoyunca bilinmektedir. Kazadan sonra Soma Madencilik A.Ş. ile birlikte bağlı bulunduğu Soma Holding’in de mal varlıklarına tedbir konulduğu da yetkili makamlarca açıklanmıştır. Eynez kömür madeniyle ilgili olarak TKİ ile şirketimiz arasında 5 yıl önce imzalanmış olan sözleşme zaten 2014/Mayıs ayında sona ermiştir. Bu sözleşme uyarınca Mayıs ayı sonunda iş akitlerinin sonlanması gereken Eynez madeni işçilerine, üretim durduğu ve madenlerden gelir elde edilemediği için kazadan bu yana geçen 6 ay için Türkiye İş Kurumu İşsizlik Fonundan ve şirketimiz adına - TKİ kurumdan hak edişlerimizden mahsup edilmek üzere yine işsizlik fonundan her ay iki maaş ödenmiştir. Ancak Soma Kömür İşletmeleri A.Ş çalıştırmadığı işçilerin bedelini 6 Ay ödemesine rağmen artık ödeyecek gücü kalmamıştır. Çalışma imkanı bulunmayan bu madenin işçilerinin sözleşmelerinin yasal olarak da devam ettirilme imkanı bulunmamaktadır. Dolayısıyla çalışmayan işçilerin iş akitlerini feshetmek zaruriyeti çıkmıştır.”
İŞTEN ÇIKARTILAN İŞÇİ: HEPİMİZ SUSTURULDUK
Manisa’nın Soma İlçesi’nde, 301 madencinin hayatını kaybettiği Eynez bölgesindeki ocak ile Atabacası ocağındaki toplam iki bin 800 işçinin, işten çıkartılmasının ardından, işçilerin endişeli bekleyişi devam ediyor. Sendika’dan TKİ’den ve şirketten bir açıklama bekleyen işçilerden Serdal Turan, iş istediklerini söyledi. Altı aydır çift maaş aldıklarını dile getiren Turan; “Güvenlik görevlilerine isim listesi verilmiş. İsmi olmayanları işyerine almadılar. Hükümet çok uyanık davrandı. İşçileri susturmak için 6 ay çift maaş verdi. Esnafa da kredi verdi. Hepimiz susturulduk. Şimdi işsiz kaldık. İş istiyoruz” dedi. Soma’da giyim mağazası sorumlusu Nuray Sarıyer; “Kaza olduğu andan beri sorun yaşıyoruz. Dün yaşadık. Bugün yaşıyoruz ve bu gidişle gelecekte de yaşayacağız. Biran önce yetkililer harekete geçmeli ve kalıcı önlemler almalılar” dedi. Unlu mamuller yapılan iş yerinin işletmecisi Alaattin Aygül ise, madenin Soma için çok şey ifade ettiğini söyleyerek; “Bu kadar işçinin işsiz kalması demek, onlarca esnafın kepenk kapatması demek. Benim burada 23 kişi çalışıyor. O işçiler benim işyerime gelemezse ben ne yapacağım? Mecbur işçi çıkartacağım. Burada halkın arasına fitne sokanlar hariç, herkesin ortak hareket edip bu sorundan kurtulması lazım” dedi.
ARINÇ: ONLARI AÇ, AÇIKTA VE İŞSİZ BIRAKACAK DEĞİLİZ
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Bakanlar Kurulu toplantısı sonrasında açıklamalarda bulundu. Soma’da 2 bin 800 işçinin işsiz kalması ile ilgili olarak sorulan bir soru için Arınç, “. 6’ncı aya girmek üzereyiz. Olaydan sonra temizlenmesi, güvenlik tedbirleri de alınarak buranın hizmete hazır hale getirilmesi lazım. İşçinin hayatı bizim için Türkiye bütçesinden daha kıymetli. Bu hazırlıkları işveren yapamadı. Sonunda telsim bayrağını çekmiş kusura bakmayın ben artık sizleri çalıştıramayacağım diyor. Konunun üzerindeyiz. Bunu çözeceğiz. Somalılar da bütün maden işçileri müsterih olsunlar. Onları aç açıkta ve işsiz bırakacak değilizö ifadelerini kullandı.
“YENİ KANUN ONLARA 2 MİSLİ KÜLFET YÜKLEDİ”
Soma’da 2 bin 800 işçinin SMS mesajı ile işten çıkarıldıkları yönündeki haberler hatırlatılan Arınç, hükümetin bu konuya el atmayı düşünüp düşünmediği sorusu için “Bu yeni bir olay değil. Buna benzer olayları başka işletmelerde de yaşadık. Biz yaptığımız sosyal güvenlikle ilgili düzenlemelerde Soma’da vefat edenlerin şahısları ve aileleriyle ilgili düzenlemeler yaptığımız gibi iş güvenliği açısından alınması gereken tedbirleri de bunun yanında maden işçilerinin asgari ücretin 2 katı üzerinden alması, çalışma saatlerinin 35 saate indirilmesi konusunda düzenlemeler yaptık. Bu düzenlemelerden sonra beklediğimiz ve tahmin ettiğimiz gibi bazı çok karlı olmayan maden ocakları dediler ki biz bu şartlar altında bu işçileri çalıştıramayız. Burada işverenler haksız değil. Madenleri çalıştıranlar bir kısmı rödovans ile bir kısmı mal ve hizmet alımıyla bir kısmı da başka usuller ile çalışıyor. Teklifi verdiği zamanki şartların artık geçerli olmadığını düşünmemiz lazım. Yeni çıkan kanun onlara 2 misli bir külfet yükledi. İşverenin bu külfetini absorbe etmezseniz ona haksızlık yapmış olursunuz” dedi.
“İŞVEREN KUSURA BAKMAYIN DEDİ”
Başbakan Yardımcısı Arınç, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Kusura bakmayın dedi işveren gözü yaşlı olarak çok samimi, dürüst adam çıkardığım üretimle ben bunu karşılayamam. Bütün haklarınızı veriyorum ve bu maden ocağını kapatıyorum, dedi. Soma’daki adamların da masrafını devlet mi üstlensin diyenler aman madenler kapatılmasın, işvereni de koruyacak bir kanun çıkarın diye geldiler. Buna yönelik bir düzenleme yapıyoruz ama Soma farklı. 6’ncı aya girmek üzereyiz. İşveren kendi adına artık ödeme yapamayacağım diyor. Yeri de hazırlayıp işletmeye açamadılar. Olaydan sonra temizlenmesi, güvenlik tedbirleri de alınarak buranın hizmete hazır hale getirilmesi lazım. İçinde 301 kişi vefat etmiş, artık buraları kapatın. İşçi öyle demiyor ki. Buraları açın biz çalışmak istiyoruz diyor. Dolayısıyla açalım ama burası artık güvenli bir yer olsun. İşçinin hayatı bizim için Türkiye bütçesinden daha kıymetli. Bu hazırlıkları işveren yapamadı. Sonunda telsim bayrağını çekmiş kusura bakmayın ben artık sizleri çalıştıramayacağım diyor. Konunun üzerindeyiz. Bunu çözeceğiz. Somalılar da bütün maden işçileri müsterih olsunlar. Onları aç açıkta ve işsiz bırakacak değiliz”