Semizotunun içeriğinde bulunan yüksek miktardaki omega-3 yağ asidinin onu diğer yeşil yapraklı sebzelere göre hissedilir şekilde ön plana çıkardığını söyleyen Diyetisyen Nil Şahin Gürhan, “Semizotundaki asıl mucize; enerji değeri çok düşük, neredeyse sıfır kalori olmasına rağmen; omega-3 yağ asidi açısından son derece zengin olmasıdır. Sadece 16 kcal/100g kalori içermesine karşın, yağ asitleri açısından bu kadar zengin ve işlevsel olması şaşırtıcı bir durum” diyor.
Omega-3 yağ asidi, beslenmenin işlevsel ve kaliteli olmasını sağlayarak sağlığı koruyor ve geliştiriyor. Gürhan’ın verdiği bilgiye göre, günlük beslenmenin içinde yeterli miktarda omega- 3 yağ asidi olması, kardiyovasküler hastalık riskini azaltıyor, bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Yüksek düzeyde alındığında ise kan yağlarından trigliserit miktarını düşürücü etkiye sahip.
“Yeterli miktarda ve düzenli omega-3 yağ asidi almanın ayrıca tümör büyümesini durdurduğu bilimsel çalışmalarda savunulmaktadır” diyen Diyetisyen Gürhan, araştırmaların omega-3 yağ asidinin, çocuklarda beyin gelişimi, dikkat ve konsantrasyonda etkisini gösterdiğini söylüyor.
Gürhan, lif, vitamin ve mineraller yönünden de zengin olan semizotunun iyi bir A ve C vitamini kaynağı olduğunu da sözlerine ekliyor.