Sağlık çalışanları olarak acı ile dolu olduklarını belirten Aydın, "Yüreğimiz acı ve öfke dolu. Meslektaşımızın görev yaptığı hastanede hunharca katledilmesini nefretle kınıyoruz. Acı ile doluyuz. Yılların emeği ile yetişmiş, kendi ailesinden, eşinden, çocuklarından çaldığı vakitlerle hastalarına faydalı olmaya çalışan ve halkımızın sağlığı için gece gündüz fedakarca hizmet vermeye çabalayan çok kıymetli meslektaşlarımız için gözyaşı döküyoruz. Sağlıkta şiddet görmezden geliniyor." dedi.
Aydın Tabip Odası Başkanı Metin Aydın, yaptığı açıklamada sağlık çalışanlarına yönelik saldırı ve cinayetlerden dolayı öfke ile dolu olduklarını vurgulayarak, her geçen gün artan sağlıkta şiddet olaylarını önlemek için pek çok şeyin yapılabilineceğini belirtti. Aydın, "Niyetler, hedefler ve planlar bu yönde olsaydı Ersin'imiz, Melike'miz, Kamil'imiz bugün bembeyaz önlükleri ile hastane koridorlarında halkımızın sağlığı için koşturmaya devam ediyor olabilirlerdi. Uyardık, artık yeter dedik sağlıkta gün be gün artan şiddete karşı ama duymadılar. Acil taleplerimizi ilettik, görmezden geldiler." diye tepki gösterdi.
Sağlık çalışanlarına karşı şiddeti önlemek için yaptıkları uyarı ve tekliflerin dikkate alınmadığını ifade eden Aydın, şunları kaydetti: "Bu konuyla ilgili açıklamalar, eylemler, toplantılar yaptık. Sağlık Bakanlığı'nın önünü aşındırdık. Meclis Komisyonu'nda sunumlar yaptık, dikkate almadılar. Şiddete uğrayan sağlık emekçileri için acil şiddet hattı kurmak zorunda kaldık, yetkililer önemsemediler. Hazırladığınız raporun gereğini yapın. Sağlıkta şiddeti önlemek için sahici adımlar atmaya başlayın. Yarın çok geç olmadan diye haykırdık ciddiye almadılar. Bakanlık bizimle alay eder gibi şiddete karşı tedbir diye hasta ve çalışan tuvaletlerini birleştirdi. Ve sonunda yine geç oldu. Biz, bu cinayetlere zemin hazırlayan faktörleri çok iyi biliyoruz. Bu cinayette katil kadar sorumluluğu olanlar, ben doktora iğne yaptırmam, doktor bir iğne yapar, adamı felç eder icabında diyenlerdir. Bu cinayette katil kadar sorumluluğu olanlar, doktor efendi dönemi bitti diyenlerdir. Bu cinayette katil kadar sorumluluğu olanlar, doktorların eli hastaların cebinde, doktor efendi mani peşinde deyip miting meydanlarında vatandaşa sağlıkçıları yuhalatanlardır. Bu cinayette katil kadar sorumluluğu olanlar, mafya bozuntularını taşeron adı altında hastanelere sokanlardır. Daha fazla kar hırsıyla sağlıkçıları zorla, tehditle ölesiye çalıştıran, özel sermayenin gözünü doyurmak için hastalanma garantisi veren ve bir yandan hekimleri sağlıkçıları her fırsatta kötüleyen, "paragöz, tembel" diyen, Sağlık Bakanlığı İletişim Merkezi (SABİM) ile terör estirenlerdir. Sadece katilin değil, azmettiricilerin de bulunmasını istiyoruz. Sürekli olarak şiddete uğradığımız, dövüldüğümüz, vurulduğumuz hastane binalarına girmiyoruz."