Paris'teki Fransa Ulusal Kütüphanesi'nin (BNF) en değerli eserleri arasında Kanuni'nin 1'nci Fransuva'ya gönderdiği mektup, ilk sıralarda yer alıyor. Kütüphanenin el yazmaları bölümünde saklanan mektup, ancak üst düzey özel izinle kütüphane görevlilerinin gözetiminde ziyarete açılıyor.
167,5 santim uzunluğunda ve 35 santim genişliğinde parşömen kağıda yazılan mektup, 15 satırdan oluşuyor. Altın süslemeli padişah tuğrasının yanı sıra mektupta yer yer altınla yazılan harfler de dikkati çekiyor.
İşte Kanuni'nin mektubu...
Ben ki sultanlar sultanı, hakanlar hakanı hükümdarlara taç veren Allah'ın yeryüzündeki gölgesi...
Akdeniz'in ve Karadeniz'in ve Rumeli'nin ve Anadolu'nun ve Azerbaycan'ın ve Şam'ın ve Halep'in ve Mısır'ın ve Mekke ve Medine'nin...
Ve Kudüs'ün ve bütün Arap diyarının ve Yemen'in ve nice memleketlerin sultanı ve padişahı Sultan Bayezid Han oğlu Sultan Selim Han oğlu Sultan Süleyman Han'ım.
Sen ki Fransa vilayetinin Kralı Fransuva'sın.
Hükümdarların sığındığı kapıma elçinizle mektup gönderip, ülkenizi düşman istila edip, şu anda hapiste olduğunuzu bildirip, kurtuluşunuz konusunda bizden yardım talep ediyorsunuz.
Söylediğiniz her şey dünyayı idare eden tahtımızın ayaklarına arz olunmuştur.
Her şeyden haberdar oldum.
Yenilmek ve hapsolunmak hayret edilecek bir şey değildir.
Gönlünüzü hoş tutup üzülmeyesiniz.
Böyle bir durumda atalarımız düşmanları mağlup etmek ve ülkeler fethetmek için seferden geri kalmamışlardır.
Biz de atalarımızın yolundayız ve daima memleketler ve alınmaz kaleler fetheylemekteyiz.
Gece gündüz daima atımız eyerlenmiş ve kılıcımız belimizde kuşatılmıştır.
Yüce Allah hayırlara bağışlasın.
Allah'ın istediği ne ise olur.
Bundan başka haberleri gönderdiğiniz adamınızdan öğrenesiniz.
Böyle biliniz.