Aygun, AKP iktidara gelmeden önce 500 bin ton olan kırmızı mercimek üretiminin nüfustaki büyük artışa rağmen şu anda 214 bin tona; yeşil mercimek üretiminin de 65 bin tondan 34 bin tona düştüğüne işaret ederek, “İklim değişikliğine uygun olarak tarımsal etütler yapılıp ürün deseni değiştirilmelidir” dedi.
GIDA GÜVENLİĞİ İÇİN ÜRÜN DESENİ DEĞİŞİKLİĞİ
Aygun, iklim değişikliği ile oluşan tarımsal kuraklık ve ani sel-baskınlara bağlı olarak Meclis’te Araştırma Komisyonu kurulması için TBMM Başkanlığı’na Önerge verdi. Türkiye genelinde kış aylarının daha ılık, yaz aylarının daha sıcak ve kurak geçmesinin, kısa süreli ani yağış ve dolu olaylarında artış yaşanmasının beklendiğine işaret eden Aygun, şu uyarıları yaptı:
“Nitekim son 1 yıl içinde görülen ani sel ve su baskınlarının artması, şiddetli hava olaylarının yaşanması, artan kuraklık, çok sayıda gölün kuruması, barajların boşalması, şüphesiz içme suyu ile birlikte yaşamın devamı için olmazsa olmazı olan tarım sektöründe, dolayısıyla gıda üretimimiz üzerinde büyük bir baskı oluşturmaktadır. Ne var ki Türkiye’de tarımsal kuraklığa dönük hiçbir hazırlık ve çalışma yoktur. Zaten tarımda izlenen yanlış politikalar sonucu toprak verimliliğimizin son 10 yılda yüzde 23 azaldığı görülmüştür. Oysa küresel ortalama sıcaklıktaki her bir santigrat derece artışın, küresel ortalama arazi verimlerini buğdayda yüzde 6, mısırda yüzde 7,4, pirinçte, yüzde 3,2 ve soya fasulyesinde yüzde 3,1 azaltacağı öngörülmektedir. Özellikle tahılda yıllık verim değişkenliğinin çok daha fazla artması beklenmektedir.”
AYÇİÇEĞİ UYARISI
CHP Tekirdağ Vekili Aygun, kuraklaşması beklenen Orta, İç Anadolu ve Akdeniz Bölgelerinde buğday ekim alanlarının daralacağı, ayçiçeğine özgün tarımsal haşerelerde de önemli artışlar yaşanabileceği uyarısının yapıldığını anlatarak, şu önerileri getirdi:
“Ayçiçek yağı fiyatları aldı başını gidiyor, çünkü ithalat artıyor. Ayçiçeği üretiminde Trakya’da son 4-5 yılda yaygınlaşan “Orabanş zararlısı” büyük sorun olmuştur. Ayçiçeği, diğer yağlı tohumlara göre kuraklığa daha çok dayanıklıdır. Maalesef yanlış politikalar ayçiçek üreticisini de küstürmüştür. Ayçiçeği, son dönemde üzerinde durulması gereken ürünlerin başında gelmektedir. Tarımsal üretim havzalarının iklim değişikliği nedeniyle yeniden belirlenmesi ve imara yasaklanacak tarımsal alanların çok titiz bir araştırma ile genişletilmesi ve korunmaya alınması her zamankinden daha önemli hale gelmiştir. Su fakiri olması beklenen ülkemizde, kuraklığa meyilli sahalarda, bakliyat ve mercimek gibi daha az su isteyen bitkisel üretimin teşvik edilmesi sağlanabilir. Ekim tarihleri ile gübreleme oranlarının değiştirilmesi, kimyasal gübreleme yerine hayvansal gübrelemeye geçilmesi, doğayı arka plana alan büyüme yerine doğa dostu büyümenin esas alınması gerekmektedir.”
MERCİMEK İTHALATI PATLADI!
Aygun, 2002 yılında 500 bin ton olan kırmızı mercimek üretiminin bugün 385 bin tona gerilediğini, yeşil mercimek üretiminin 65 bin tondan 34 bin tona düştüğünü söyledi. 2002 yılında kuru baklagiller üretiminin 1 milyon 510 bin ton iken AKP iktidarları döneminde üretim ortalamasının 1 milyon 211 bin tona indiğine işaret eden Aygun, uyarıları yaptı:
“Kuraklığa dayanıklı ürünlerin üretimi teşvik edileceğine ithalat rekorları kırılıyor. Ayçiçek, mercimek, kuru baklagiller üretim politikalarında büyük hatalar yapılıyor. Bu şekilde gıda güvenliği sağlanamaz. Su fakiri olacak ülkemizde kuraklığa dayanıklı ürünler teşvik edilmelidir. Oysa ithalat teşvik ediliyor, ayçiçekte ve mercimekte gümrükler sürekli sıfırlanıyor. 5 Kasım 2020 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanan Cumhurbaşkanı Kararıyla kırmızı mercimekte gümrük vergisi düşürülürken, ayçiçeği ithalatında ise gümrük vergisi ve konut fonu sıfırlandı. 23 Aralık 2020 tarihli Resmi Gazete’de çıkan Cumhurbaşkanı Kararı ile çeltik ve pirinçte gümrük vergisi indirildi. Çeltik üreticisi zora girdi. AKP iktidarlarında 375 bin ton mercimek ithalatı ile Cumhuriyet döneminin ithalat rekoru kırıldı. Ayçiçeği, arpa, buğday, kırmızı mercimek ve mısır için alınan sıfır gümrükle ithalat kararında miktar belirtilmeyerek, sınırsız ürün alınımın önü açıldı. Esasında bir ülkenin tarımı sıfırlanıyor, gıda bekası yok ediliyor. Tarım Bakanlığı bir an önce gözünü açıp yerli ve milli üretim için iklim değişikliği için harekete geçsin!”Dedi.
