Sığınmacılara yönelik olarak bir hafta içerisinde AB ve Türkiye'nin ortaklaşa belirleyeceği sağlık, eğitim, alt yapı, gıda ve diğer yaşamsal ihtiyaçlara ilişkin ilk projeler "Türkiye'deki Sığınmacılara Yönelik Mali Kaynak" kapsamında fonlanacaktır. Öngörülen kaynakların tamamen kullanılması ve yukarıda sayılan koşulların yerine getirilmesi durumunda AB 2018 yılı sonuna kadar ilave 3 milyar €'luk kaynak sağlayacaktır.
Gümrük Birliği’nin güncellenmesine yönelik çalışmalar olumludur.
AB ve Türkiye katılım müzakereleri sürecini yeniden canlandırmaya yönelik taahhütlerini yinelemektedir. 17 Numaralı başlığın 14 Aralık
2015’te açılmış olması olumlu bir gelişmedir. Bir sonraki adım olarak AB Hollanda Dönem Başkanlığı döneminde 33 numaralı başlık müzakereler açılacaktır. AB Komisyonu bu yöndeki önerisini Nisan ayı içerisinde sunacaktır. Diğer başlıkların açılmasına yönelik hazırlık çalışmaları mevcut kurallara uygun şekilde üye ülkelerin pozisyonlarından bağımsız olarak hızlandırılacaktır.
IX. AB ve üye ülkeler, yerel halkın ve sığınmacıların daha güvenli şartlarda yaşamasına olanak sağlayacak şekilde Türkiye sınırına yakın belirli bölgeler başta olmak üzere Suriye’de insani şartların iyileştirilmesi için Türkiye ile ortak çalışmalar yürütecektir.
Tüm bu çalışmalar eşzamanlı yürütülecek ve her ay ortaklaşa değerlendirilecektir.
AB ve Türkiye 29 Kasım 2015 tarihli ortak açıklamada belirlendiği şekilde tekrar bir araya gelecektir.
AB - Türkiye ortak eylem planının ve AB - Türkiye ilişkilerinin derinleştirilmesi hedefiyle üzerinde uzlaşma sağlanan AB - Türkiye ortak eylem planına ek tedbirler kapsamında katılım müzakereleri sürecinde 33 numaralı mali ve bütçesel hükümler konulu başlığın müzakerelere açılması konusunda uzlaşı sağlandı. Geçtiğimiz yıllarda Fransa’nın çekinceleri nedeniyle müzakerelere açılmayan bu başlık üzerinde G.Kıbrıs blokajı bulunmuyor. 10 Kasım 205’te yayımlanan AB Komisyonu Türkiye Raporu’nda ilgili başlığa yönelik özet değerlendirmeler şu şekildedir:
33 numaralı başlık kapsamındaki müktesebat üyelikle birlikte AB bütçesine sağlanacak fonlar için gerekli mali kaynaklara (öz kaynaklar) ilişkin kuralları kapsıyor. Söz konusu öz kaynaklar; gümrük vergileri, tarımsal vergiler ve şeker vergilerinden elde edilen geleneksel öz kaynaklardan oluşan üye devlet katkıları, üye devletlerin KDV gelirlerine dayanan bir kaynak ve üye devletlerin gayri safi milli hâsılalarının büyüklüğüne (GSMH) bağlı olarak değişen bir kaynaktan oluşuyor.
Üye devletler, yeterli koordinasyonun sağlanması, öz kaynaklara ilişkin katkıların doğru hesaplanması, tahsilâtı, ödenmesi ve denetiminin temini ile öz kaynaklara ilişkin kurallara uyum amacıyla AB'ye raporlamanın yapılabilmesi için gerekli idari kapasiteyi oluşturmalı. Bu alandaki müktesebat üyelikle birlikte doğrudan uygulanmaya başlamakta olup, söz konusu müktesebatın ulusal mevzuatımıza aktarılması gerekiyor.