Rahatsız edici kullanıcı davranışları nedeniyle sıklıkla eleştirilere maruz kalan sosyal medya platformu, geçen yıl yeni özelliğini test etmeye başlamıştı. Twitter, testlerin sonunda da bu özelliğin saldırgan yanıtları azalttığını gözlemledi ve artık kullanıma açmaya karar verdi.
Bir blog gönderisinde Twitter, yeni özelliğiyle insanların %34’ünün ilk yanıtlarını revize ettiklerini veya yanıtlarını göndermekten vazgeçtiklerini söyledi. Twitter, tweet atmadan önce kullanıcılarına soru sorarak ortalama olarak %11 daha az saldırgan yanıt oluştuğunu da belirtti.
KULLANICI DAVRANIŞLARINI İNCELİYOR
Twitter, kullanıcılarından bilgi istemesinin nedeni olarak da tweet atan hesap ile yanıtlayan hesap arasındaki ilişkinin niteliğini göz önünde bulundurmaya çalışarak özelliklerini tasarlandığını anlatıyor. Blog gönderisinde, “İki hesap sık sık birbirini takip edip yanıt veriyorsa, tercih edilen iletişim tonunu daha iyi anlama olasılıkları daha yüksek” deniyor.
Kullanıcılarına tweet atmadan önce, yanıtı düzenlemek isteyip istemediklerini soruyor.
6 AYDA 925 BİN HESAP ASKIYA ALINDI
Teknoloji platformları, son yıllarda platformlarında saldırgan içeriği ve tacizi nasıl denetleyecekleri konusunda çaba harcadı.
Twitter’ın son istatistiklerine göre; geçen yılın Ocak-Haziran ayları arasında platform, 1.9 milyon hesap tarafından yayınlanan potansiyel olarak rahatsız edici içeriği kaldırdı ve Twitter kurallarını ihlal ettiği için 925.700 hesabı askıya aldı.
KONGRE BİNASI OLAYI TUZ BİBER OLDU
Sosyal medya devlerinin kamu görevlilerine, özellikle de eski ABD Başkanı Donald Trump aleyhine aldıkları kararlar nedeniyle içerik moderasyonu konusundaki tartışmalar son zamanlarda daha da yoğunlaştı.
6 Ocak’taki Capitol Hill ayaklanmalarının ardından Trump, Twitter ve Facebook dahil olmak üzere bir dizi platformda yasaklandı. Facebook’un gözetim kurulu Çarşamba günü kararı onayladı.
Pek çok kişi, platformların çevrimiçi taciz ve yanlış bilgileri denetleme konusunda daha agresif olması gerektiğine inanıyor. Buna rağmen Donald Trump’ın yasağı bir siyasi sansür eylemi olarak da değerlendiriliyor.
