info@ellidokuz.com
Dolar Alış
:
34.4642
Dolar Satış
:
34.5263
Euro Alış
:
35.9849
Euro Satış
:
36.0497
Aranıyor, lütfen bekleyiniz...

Ünlü Oyuncu Şahin Ergüney`den Tiyatro Cahillerine

Tiyatro Ahlak Öğretisidir, Yalnış kullanmayın

Ünlü tiyatro sanatçısı ve dizi oyuncusu Şahin Ergüney, Dünya Tiyatrolar Gününde sanata dair çarpıcı açıklamalarda bulundu. Sanatın ve sanatçının önemine değinen ünlü oyuncu, tiyatronun günümüzde toplumda olumsuz benzetmelerle tiyatro üzerinde yanlış bir imaj yaratılmasıyla zarar gördüğüne vurgu yaparak bu konuda herkesi bu tür söylemlere karşı uyarmaya davet etti.

Bu konuda düşüncelerini ve tiyatronun önemini dile getiren ünlü sanatçı Ergüney; “Cumhuriyetimizin kuruluşuyla birlikte, ülkemizde sahne sanatının geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması için gösterilen çabalar çok önemlidir, çok değerlidir. Yıllarca süren bir savaştan çıkmış, yanmış, yıkılmış bir ülkeyi küllerinden yeniden yaratma çabasına girişmiş bir devlet nasıl olmuş da 1936 yılında, üstelik bir bozkırda Ankara’da bir konservatuvar açma düşüncesine sahip olabilmiştir? Bu çok önemlidir. Eskilerin deyişiyle tiyatro ya da bir anlamda konservatuvar, Mekteb-i edep’tir.

Orada bilgilenmenin ötesinde oturup kalkmak, derdini anlatmak, farklı duygu ve düşüncelerle bir arada yaşamak, iyiyi kötüden, yanlışı doğrudan, güzeli çirkinden, haklıyı haksızdan, aydınlığı karanlıktan ayırt etmek gibi insani davranışlar kazanılır ve geliştirilir. Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş iradesi, bu duygu ve düşünceler doğrultusunda 1949 yılında Devlet Tiyatrosu Kuruluş Yasası’nı hayata geçirmiştir. Bu yasanın genel gerekçesi, hala geçerliliğini korumaktadır ve çok önemlidir. Kısaca bu genel gerekçeden söz etmek istiyorum. Diyor ki; “temsil edeceği yerli ve yabancı eserlerle, halkın genel eğitimini, yurt ve güzellik sevgisini, dil ve kültürünü yükseltmek, gelişmesini sağlamak, Türk dilinin şive birliğini vücuda getirmek” olarak ifade ediyor. Bu gerekçe, kültür ve sanat alanımızda bizim temelimizdir. Devlet toplumun refah ve mutluluğunu sağlamak için ekonomi, eğitim, sağlık, savunma ve bunun gibi alanlarda somut adımlar atar. Bunun yanında kültür ve sanat gibi soyut alanlarda da toplumun gereksinimleri karşılamak zorundadır. Üstelik devlet bu gereksinimleri her zaman kar etme, para kazanma düşüncesini taşımadan var eder. Tiyatro sahneleri toplumun kendisiyle yüzleştiği aynalardır. İnsanların geçmişi ve geleceği ile hesaplaştığı, ön yargılarla, bağnazlıkla savaştığı ve aydınlık bir Türkiye’ye ulaşmaya çalışıldığı bir anlamda şenlik alanıdır.

Sizler sıkça duyarsınız ama bunu kimsenin dillendirmediğini düşünüyorum. Yeterince tiyatroyu bilmeyen, tiyatro cahilleri diyebileceğim kişilerin kullandığı kelimeler çok önemlidir. Tiyatroyu siyasetten spora, birçok oturumdan kahvehane sohbetlerine hatta gazete manşetlerine kadar, tiyatronun söylediklerinin anlamını bilmeden şöyle sözler kullanırlar; “tiyatro yapma kardeşim, burayı tiyatroya çevirdiniz, bırakın tiyatroyu da gerçekleri söyleyin” Sanki tiyatro yalancılık, düzenbazlık, sahtekârlık gibi olumsuz söylemlerle eşdeğer tutulur.

Üstelik tiyatro gerçekten daha gerçektir. Bu söylemler bizi çok üzmektedir. Bunu kimsenin dile getirmediklerini biliyorum ve bulundukları ortamlarda da buna, “dur” diyeceklerine inanıyorum. Tiyatronun gerçekten daha gerçek olduğunu, yaşamın her alanında tiyatronun insanı sevmek olduğunu, yalnızca duygularla değil aynı zamanda akıl, bilgi ve vicdan sanatı olduğunu hepimiz haykırabilmeliyiz. Bu tarz sözler bu tarz yanlış dile getiriler, kendi dertlerini dile getirmek için tiyatronun farkında olmadan herhangi bir sanatmış gibi herhangi bir gerçek olmayan yalan bir şeymiş gibi dile getirilmesinin önüne geçmeliyiz” Dedi.

Kaynak : Murat Ürtekin