Meclis İnsan Hakları Komisyonu, son dönemde cezaevlerinde yaşanan ihlalleri incelemek üzere bir komisyon oluşturacak. Alt Komisyon, çok şikayet gelen yerlerde incelemelerde bulunacak. Meclis İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Zafer Üskül, Bu kapsamda komisyon üyeleri muhtemelen Silivri ye de gideceklerdir. Tekirdağ a da diğer şikayet gelen başka cezaevlerine de gideceklerdir. dedi.
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Zafer Üskül, cezaeleri ile ilgili yaptıkları çalışmaları değerlendirdi. Türkiye de toplam 120 bin 360 kişinin ceza infaz kurumlarında kaldığını belirten Üskül, buralardaki tutuklu ve hükümlü sayılarının birbirine yakın olduğunu söyledi. Komisyon olarak yapmaları gerekenin, tutuklu ve hükümlülerin haklarını kullanıp kullanamadıklarını incelemek olduğunu hatırlatan Üskül, tutukluluğun uzun sürmesinin yeni bir sorun olmadığını, ülkenin genel bir sorunu olduğuna dikkat çekti.
Zefer Ünlü, kişilerin tutukluluk sürelerinin uzun olduğunun zaman zaman gündeme geldiğini belirten Üskül, bu konudaki kararı yargıçlar ve bağımsız mahkemelerin verdiğini hatırlattı. Üskül, komisyon olarak yargıya müdahalelerinin Anayasal açıdan mümkün olmadığını vurguladı.
Yargıçlarımız tutukluluğa karar verirken mutlaka kendi yasalarımızda yer alan hükümleri titizlikle ele almalı. diyen Üskül, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kriterlerine uyulduğu ölçüde tutukluluk süresi ile ilgili iddiaların azalacağını dile getirdi.
İnsan Hakları Komisyonu olarak bundan sonra izleyecekleri yol haritasını da anlatan Üskül, bir sonraki ilk toplantıda, cezaevlerini incelemek üzere bir alt komisyonun oluşturulacağını, bu kapsamda muhtemelen Silivri ve Tekirdağ in yanı sıra çok şikayet gelen diğer cezaevlerinde incelemelerde bulunacaklarını kaydetti.
Üskül, bütün cezaevlerinin kendileri için aynı mesafede olduğunu söyledi. Kendilerinin ayrımcılıkla mücadele eden bir komisyon olduklarını, bazı cezaevlerinin özel bir statüde ele almalarının mümkün olmadığını ifade eden Üskül, önce kurulan iki alt komisyonunda çalışmalarına devam edeceğini söyledi.
