CHP PM Üyesi Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer’in soru önergesini yanıtlayan Adalet Bakanı Sadullah Ergin, açılan soruşturma sonucu yurttaşların herhangi bir tehlike oluşturmayacak şekilde yürüdüklerinin belirlenerek, kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiğini bildirdi. Bakan Ergin, ayrıca 2003- 2011 arasında Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na uymayan 57 bin 589 şüpheli hakkında kamu davası açıldığını belirterek, 7 bin 40 sanık hakkında mahkumiyet kararı verildiğini söyledi.
ANKARA///
CHP PM Üyesi Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer’in, Çorlu’da yapılması planlanan katı atık tesisinin iptal edilmesi için yürüyüş düzenleyen yurttaşlara soruşturma açılmasına yönelik soru önergesini yanıtlayan Adalet Bakanı Sadullah Ergin, protesto yürüyüşüne katılanlara yönelik bir kovuşturma açılmayacağını bildirdi. Bakan Ergin, toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının Anayasanın 34. ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 11. maddesinde düzenlendiği ve bu hakkın hem Anayasal hem de uluslar arası sözleşmelerle teminat altına alındığını kaydetti.
KOVUŞTURMAYA YER YOK
Ergin, her iki düzenlemede de bu hakkın ancak milli güvenlik, kamu düzeni suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlığın ve genel ahlakın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması amacıyla kısıtlanabileceğinin benimsendiğini belirtti. Bakan Ergin, “şüphelilerin” sayılan olgular bakımından herhangi bir tehlike oluşturmayacak şekilde güvenlik güçlerini denetiminde olaysız bir şekilde yürüdükleri, taleplerini basın açıklamasıyla duyurduktan sonra yine olaysız bir şekilde dağıldıkları gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiğini bildirdi.
7 BİN 40 SANIK MAHKUM OLDU
Adalet Bakanı, 2003- 2011 arasında Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na uymayan 57 bin 589 şüpheli hakkında kamu davası açıldığını belirterek, 7 bin 40 sanık hakkında mahkumiyet kararı verildiğini kaydetti.
Bakan Ergin, şunları söyledi:
“Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’nun 28’inci maddesinde yasaklara aykırı hareket, 29’uncu maddesinde toplantı veya yürüyüşü engelleme, 30’uncu maddesinde huzur ve sükûnu bozma, 31’inci maddesinde kanuna aykırı propaganda vasıtaları ve suç işlemeye teşvik, 32’inci maddesinde direnme, 33’üncü maddesinde toplantı ve yürüyüşe silahlı katılma, 34’üncü maddesinde tahrikçilik ve suç ortaklığına ilişkin hükümlere yer verilmektedir.
Bu belirtilen suçlar kapsamında; 2003’de 6 bin 821, 2004’de 6 bin 469, 2005’de 5 bin 218, 2006’da 4 bin 422, 2007’de 3 bin 294, 2008’de 3 bin 778, 2009’da 6 bin 992, 2010’da 9 bin 411, 2011’de 11 bin 184 şüpheli hakkında kamu davası açılmıştır. 2003’de 797, 2004’de 777, 2005’de 531, 2006’da 387, 2007’de 535, 2008’de 281, 2009’da 926, 2010’da 1104 ve 2011’de de 1702 sanık hakkında mahkûmiyet kararı verilmiştir”
NE VİCDANA NE DE HUKUKA SIĞIYOR
Önerge yanıtını değerlendiren Yüceer, “Çevrenin yok olmasına göz yummayan duyarlı Çorlu halkının, anayasal hakkını, demokratik hakkını kullanarak gerçekleştirdiği, başta sona olaysız geçen barışçıl yürüyüşe soruşturma açılması ne vicdana ne de hukuka sığıyor” dedi. Kovuşturmaya gerek olmadığı yönündeki açıklamanın sevindirici olduğunu kaydeden Yüceer, 2003- 2011 yılları arasında 57 bin 589 kişi hakkında kamu davası açılmasının ve 7 bin 40 sanık hakkında mahkumiyet kararı alınmasının toplumsal hak ve özgürlüklerin baskı altına alınmaya çalışılmasına açık bir örnek olduğunu kaydetti. Yüceer, “Bakan Ergin, Anayasadan ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinden bahsediyor; gösteri ve yürüyüşlerin Anayasayla ve uluslar arası sözleşmelerle teminat altına alındığını söylüyor ancak, 57 bin 589 kişi hakkında dava açılması, demokratik haklarını kullanarak meydanlara çıkan, gerek işçi, gerek memur toplumun her kesimine kolluk kuvvetleri tarafından uygulanan şiddet, Bakan’ın söyledikleriyle örtüşmüyor” dedi.