Kırklareli'nin Lüleburgaz ilçesinde 75 yıllık bir geçmişe sahip olan Balaban Boza, Kurban Bayramı sonrası meşhur bozasını satışa sundu.
İlk kez boza ustası İsmail Efendi'nin 1938'de yerleştiği Lüleburgaz'da denediği formülün çok beğenilmesi ile üretimine başlanan daha sonra İsmail Efendi'nin sırtladığı imbiği oğlu Hacı İbrahim'in devralması ile lezzeti üç kuşak değişmeden bugünlere gelen Balaban Boza, tezgahlardaki yerini aldı.
Kırklareli, Edirne, Tekirdağ, İstanbul, Çanakkale, Bursa, Balıkesir, Ankara ve Eskişehir ve ilçelerine yayılan Balaban bozanın 1 litresi 5 lira, 2 litresi 9 liradan satışa sunuldu.
Bozanın tarihi ve geçmişi hakkında bilgi veren Balaban Boza işletme müdürlerinden Hüseyin Balbay, şöyle konuştu: "Üretildiği bölgeye göre değişiklik göstermekle beraber; Mısır, darı irmiği, buğday unu gibi tahıllar ve içerisine ilave edilen su ve şekerden üretilir. Bozanın bilinen tarihi çok eskilere dayanmaktadır. Mısır ve Kuzey Afrika sahillerinden Akdenizli tüccar gemiciler aracılığıyla yayılan boza, Türkler tarafından ilk olarak Orta Asya'da yapılmaya başlanmış. Orta Asya ve Kafkaslar'dan kuzeye, Volga havzasına ve Balkanlar'a doğru geniş bir coğrafyaya yayılan ve Osmanlı mutfağının da vazgeçilmezleri arasına giren boza, geleneksel tadıyla günümüzde de sofralardaki yerini almaya devam etmektedir."
BOZANIN SAĞLIĞA YARARLARI
Bozanın keyifli içiminin yanı sıra içerdiği aktif maya sayesinde probiyotik etkisi de bulunan bir içecek olduğunu belirten Balbay, şunları söyledi: "Bu sayede hem barsak faaliyetlerini düzenler hem hazmı kolaylaştırır. Probiyotikler için günümüze kadar onlarca tanımlama yapılmıştır ancak en fazla taraftar toplayan tanımlama; 'hazırlanmış veya yiyeceklerde bulunan canlı, belli biyolojik yapıları yeterli sayıda içeren, insan barsağına implante olan ve kolonizasyon göstererek mikroflorayı değiştiren ve kişinin sağlığı için yararlı etki gösteren oluşumlardır. Diğer basit bir tanımlama da yeterli miktarda verildiğinde insanda sağlıkla ilgili yararlı etki ortaya çıkaran canlı organizmalardır şeklindedir."
Bozanın probiyotik etkisinin ötesinde bilinen pek çok faydaları olduğunu ifade eden Balbay, sözlerini şöyle sürdürdü: "Karbonhidrat bakımından zenginliğiyle önemli bir enerji kaynağı olan ve yapısında A, B, C ve E vitaminlerini barındıran boza özellikle B kompleksi vitaminleri ile beslenmede önemli role sahiptir. Çocukların kemik gelişimindeki etkisi ve içerdiği maya sayesinde emziren annelerde süt yapımını artırdığı, mide bezlerinin faaliyetlerini olumlu yönde etkilediği ve sinirleri dinlendirici etkisi olduğu biliniyor."