.jpg)
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop, "AK Parti bu çözüm sürecini başlatırken, girerken bu sürece, terörle mücadelede bir zaaf dönemi yaşadıktan sonra da girmiş değildir. Tam aksine 2012 yılı, devletimizin terörle mücadele tarihindeki en başarılı yılıdır" dedi.
Şentop, partisinin Tekirdağ İl Başkanlığı'nı ziyaretinde yaptığı açıklamada, Türk bayrağının herkesin bayrağı olduğunu ifade etti.
Mustafa Şentop, şunları kaydetti:
"Türk bayrağı dediğin zaman hepimizin bayrağına sadece MHP'liler sahip çıkıyorsa bu ülke batmış demektir. Türkiye'de yüzde 10 MHP'li var. Yüzde 90'ı eğer karşıysa bu memlekette, memleket batmış demektir. Onun tersinden verdiği hava bu. Halbuki bu bayrak hepimizin bayrağı. Nitekim BDP de dahil olmak üzere bütün partiler meclise anayasa ile ilgili önerilerini verdiler. Anayasada 3. fıkradaki bayrakla ilgili olan ifade aynen muhafaza ediliyor."
-"Bu memleketin bayrakla ilgili bir sorunu yok"-
Şentop, Türkiye'nin bayrakla ilgili bir sorunu olmadığını belirterek, şöyle devam etti:
"Niye bayrağı kullanıyor- Dediğim gibi istismar ediyor. Ancak bu bayrakla miting yapabilir. Türkiye'nin siyasi manzarasına baktığımızda AK Parti, ana muhalefet partisine, yavru muhalefet partisine bakarak, bunları hesaba katarak siyaset yapmıyor. Karşısında ciddi bir parti, siyasi görüş yok. Olmayan rakiplere bakarak hareket edemeyiz. Onun için biz kendi politikalarımızı kendimize göre hesaplıyoruz."
AK Parti olarak, bir önceki seçimde aldıkları oyu geçmeleri halinde kendilerini başarılı gördüklerini aktaran Şentop, "Türkiye'de 8 milyon üyesi olan bir partiyiz. Bize en yakın olan CHP'nin 900 bin üyesi var. Ana muhalefet, yavru muhalefet kendi liglerinde mücadele etsin" diye konuştu.
-"Duygusal yaklaşımlarla tartışılması normal"-
Şentop, çözüm sürecinin duygusal yaklaşımlarla tartışılmasının normal olduğunu, buna itirazları bulunmadığını vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Biz sadece milletimizin yalanlara, iftiralara bakarak değil, gerçekleri göz önünde tutarak, makul ve mantıklı düşünerek karar vermesini istiyoruz. MHP, İmralı ile görüşüyoruz diye eleştiriyor. Kardeşim, bu ilk değil ki, sizin başbakan yardımcısı olduğunuz hükümette de İmralı ile görüşmeler oluyordu. Kim görüşüyorsa o gün, bugün de aynı adamlar görüşüyor. Biz, vesayeti tasfiye eden hükümetiz. Kim gidecekse onu biz belirliyoruz. Ne konuşacaksa onu biz belirliyoruz. Geldikten sonra ne görüştüyse, bize anlattığında ne yapılacaksa ona kararı siyaset veriyor. Bizim hassasiyetlerimizden kimsenin şüphesi olmasın."
Çözüm sürecinin yeni başlamış bir süreç olmadığını, AK Parti'nin 2002'den bu yana terör sorununun çözülmesi için pek çok çalışma yaptığını anlatan Şentop,
"Birçok adımı attık. Bu çözüm süreci, AK Parti iktidarının 11 yıldır yaptığı çalışmaların ürünü olarak ortaya çıkmış bir süreçtir. AK Parti bu çözüm sürecini başlatırken, girerken bu sürece, terörle mücadelede bir zaaf dönemi yaşadıktan sonra da girmiş değildir. Tam aksine 2012 yılı, devletimizin terörle mücadele tarihindeki en başarılı yılıdır" diye konuştu.
İntikam hisleriyle hareket etmediklerini söyleyen Şentop, şöyle devam etti:
"Ancak suçlu varsa da devletin mekanizmaları işler, cezası neyse çeker. Bahçeli ne diyor; 'Milletim bana yetki verirse İmralı'yı yıkacam, Kandil'i yakacam' diyor. Baktığınız zaman ne kahraman adam. Milletin yetki vermeyeceği belli. O zaman atmak serbest. Yıkarsın da ezersin de hepsini yapabilirsin. Yetki versen, 'hadi yap bakalım' desen yapacak sanki. Böyle bir durum yok tabii. Tamamen milleti provoke etmek için siyasi istismar olarak bunları yapıyor."
Şentop, Türkiye'de ihanetin yakıştırılamayacağı tek partinin, ülkenin bütününü temsil eden AK Parti olduğunu kaydetti.
-"Anayasa, hukuk metni değil, siyaset metni"-
Mustafa Şentop, partisinin Tekirdağ İl Başkanlığı'nca düzenlenen "Yeni Anayasa Süreci" konulu konferansta da Türkiye'de anayasanın bir hukuk metni değil siyaset metni olduğu kanaatini taşıdığını belirterek, şunları söyledi:
"Dünyada anayasalar aslında önemli hukuk metinleri değildir. Çünkü milletin, vatandaşın idaresi anayasayla yapılmaz. Vatandaş, kanunlarla idare edilir. Bir sorunla karşılaştığınızda bir devlet kurumunda, kamu kurumunda, mahkemede sizin muhatabınız anayasa değildir, kanundur. Peki anayasa niye önemli hale getiriliyor- Türkiye'de anayasa önemli bir hukuk metni değil, önemli bir siyaset metnidir de onun için."
