Bazı aksaklıklar nedeniyle yayımlayamadığımız ama videosu 06-Ekim-2015 internet haber portalında yayınlandıktan sonra Vali Enver Salihoğlu'nun, duyarlılık göstererek Muratlı’nın tüm okullarını gezme kararı öncesi tüm taşların temizlendiği Talatpaşa ilk-ortaöğretim okulunun durumunu değerlendirdiğimiz Muratlı Kazımdirik-Turan Mahallesi muhtarı ile röportajımız;
MURAT ÜRTEKİN: Sayın muhtarım, burası sizin mahallenize bağlı olan ilkokul. Maalesef gördüğümüz kadarıyla burası bir ardiye olarak kullanılmaya başlanmış hafriyat alanı gibi. Burada öğrenciler okuyor. Karşıda da gördüğümüz gibi taşların içinde dolaşıyorlar. Okullar perişan durumda. Bu konuda bir çalışma olmadığını görüyoruz. Siz bu konuda ne söyleyeceksiniz?
HASAN YÜCE: Belediyemiz sağ olsun mahallemize hizmet amacıyla getirdi ama tarih olarak bir yıldan beri buraya yığıldı. Çocuklar da bir şekilde bunların üzerinde oyun oynuyorlar. Bir çocuğun sakatlanması, yaralanması AN MESELESİDİR.
M.Ü: Sayın muhtarım, bu taşların bir okul bahçesine konması sizce yasal mı?
H.Y:Bence de çok mantık dışı. Bunların daha dışarıda bir yerde depolanması gerekir. Az önce de gördüğümüz gibi çocuklar bu alanı bir oyun alanı haline getirdiler. Dediğimiz gibi bir yaralanma, sakatlık olmak üzere.Çok büyük tehlike yaratmaktadır.
M.Ü: Ayrıca, ortaokulken sekiz yıllık eğitim için birleştirilmişti ve burası da engelli Rehabiltasyon okulu haline getirilmişti. Giden Kaymakamımız Mahmut Hersanlıoğlu gerçekleştirilmişti. Bu yandaki okul o mu?
H.Y:Evet, o amaçla hazırlandı ama Cumhuriyet ilkokulumuz yenileneceği için buraya taşındı.
M.Ü: Gördüğümüz kadarıyla okulda bir pejmürdelik, bir harabelik durumu var. Bu konuda il milli eğitim müdürlüğüne herhangi bir müracaatta bulundu mu veya herhangi bir inceleme yapıldı mı? Bildiğiniz gibi okullar açılırken, müfettişler gelir, denetleme yaparlar. Bu konuda sizinle bir irtibata geçildi mi?
H.Y:Yok. Bu güne kadar gelen kimse olmadı. Zaten okulumuz da Muratlı’nın en atıl durumu haline geldi. Çok berbat bir durumda.
M.Ü: Siz daha önce Okullar arası ayrımcılık var demiştiniz.
H.Y:Evet, doğrudur. Şu anda bir Mithatpaşa Okulu kolej okulu sınırlarında. Şu anda bizim okulumuzda maddi gücü olmayan, en şeyy…
M.Ü: Doğal konuşun.
H.Y:Tabi tabi, fakir, mağdur insanların geldiği bir okul haline geldi. Okulda şu an okul müdürü yok. Müdür yardımcısı okulu idare etmektedir. Derslere girecek öğretmenler bile az.
M.Ü: Öğretmen eksik diyorsunuz.
H.Y:Öğretmenler eksik.
M.Ü: Peki, yeni eğitim-öğretim yılına başladık. Ne öğretmen var ne doğru dürüst bakımlı bir okul var ne de bir müdür var. Bu konudaki düşüncelerinizi alabilir miyim?
H.Y:Valla Milli Eğitime ben geçen eğitim bölgesi toplantısına katıldım. Orada Kaymakamımıza da konuyu arz etmeye çalıştım. Okullar arasında uçurum var. Mesela bizim Talatpaşa ile Mithatpaşa okulunu kıyasladığımızda arada çok büyük artıları, eksileri olan bir okul. Mithatpaşa dediğimiz gibi kolej okulu standardında.
M.Ü: Aynı sıkıntıyı Mehmet Akif’de de yaşadık. Orada da çatlaklar, kırılar vardı. Okullar farklı hizmet görüyor.
H.Y:Aynı şekilde orada da var ama en mağdur okulumuz bizim Talatpaşa ilköğretim okulumuzdur. Öğrenci sayısı da azalıyor. Vatandaşlar buradan öğrencilerini alıp, çocuklarının burada iyi tahsil göremeyeceğini söyleyerek başka okula kaydettiriyor.
M.Ü: Siz bir de il milli eğitim müdürü okul ayrımı mı yapıyor diye bir düşüncede bulunmuştunuz.
H.Y:Doğrudur. Tabi, tabi. Bu konuda ben söylüyorum. Kendi müdürümüz gelsin okullarımızın halin görsün. Bir Mithatpaşa’ya bir başka okula gitsin, sonra bizim okulun halini görsünler.
M.Ü:İyi de muhtarım,yeni eğitim-öğretim döneminde il milli eğitim müdürlüğü müfettişler gönderiyor.Bizim de şahit olduğumuz ve gündeme getirdiğimiz gibi,sadece yemek yiyip gidiyor mu?
H.Y:Doğrudur. Okulların açılmasına yakın ben kendi kamyonetimle, Hasan Orhan İlköğretim okulunun bahçesine gelmiş olan boyalardan, kendi iş yerimden aldığım tenekelere boya doldurarak, okulun boyanması amacıyla buraya kadar getirdim.
M.Ü: Gördüğümüz kadarıyla boyaları dökülmüş, bakımı yapılmamış, çaresizlik içinde bir okul.
H.Y:Evet.
M.Ü: Burada da çocuklar taşlarla kendi kendilerine şekiller yapmışlar. Bu çocukların taşlarla oynaması büyük bir tehlike oluşturuyor.
H.Y:Doğrudur, o konuda çok haklısınız.
M.Ü: Son sözünüzü alabilir miyim?
H.Y:BEN BURADAN İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRÜNE SESLENİYORUM; SADECE KOLTUKTA OTURMAK DEĞİL, GELİP OKULLARI TEK TEK DOLAŞMALARI VEYA KİŞİLERİ BURADA GÖREVLENDİRMELİ. ŞU AN ATIL DURUMDA OKULLARIMIZIN KURTULMASINI İSTİYORUM. OLMADI BEN BU KONUYU MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞINA KADAR TAŞIYACAĞIM. BÖYLE BİLSİNLER.
M.Ü: MUHTARIM BİRAZ ÖZ ELEŞTİRİ YAPALIM. NORMALDE KAMU İDARECİLERİNİN İKİ YIL GÖREV SÜRESİ VARKEN, MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRÜ DÖRDÜNCÜ YILINA GİRDİ. HATTA TAYİNİ ÇIKMIŞKEN DURDURULDU. SİZ BU ZAMAN ZARFINDA İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRÜNÜ GÖRDÜNÜZ MÜ, TANIŞTINIZ MI?
H.Y:MAALESEF KENDİSİYLE TANIŞMA FIRSATIM OLMADI.
M.Ü: YANİ GELMEDİ.
H.Y:GELMEDİ. BU GÜNE KADAR HİÇ GÖRÜŞMEDİM. KENDİSİNİN GELİP BUNLARI GÖRMESİ GEREKİYORDU.
M.Ü: Sayın muhtarım gördüğümüz gibi her tarafta çöpler var.
H.Y:Evet okul değil adeta bir çöplük alanı.
M.Ü: Teşekkür ederim muhtarım.
H.Y:Ben teşekkür ederim.
