Açılış konuşmasını yapan Büyükşehir kültür daire başkanı Ahmet Poyraz, “15 Nisan,2012 yılından itibaren,uluslar arası sanat derneği tarafından “Dünya sanat yılı” olarak kutlanmaya başlandı.Bu tarih aynı zamanda, Leonardo Da Vinci’nin de doğum tarihidir.Sanat günü,Tekirdağ büyükşehir belediyesi tarafından ilk kez kutlanıyor.
ÖNÜMÜZDEKİ YILLARDA ÇOK DAHA FARKLI VE BÜYÜK ETKİNLİKLERLE KUTLANACAKTIR.BEN,TEKİRDAĞ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİNİN HER ZAMAN SANATIN VE SANATÇININ YANINDA OLDUĞUNU BİR KEZ DAHA VURGULAMAK İSTİYORUM.
Tüm sanatçı ve sanatseverlerin Dünya sanat gününü kutluyorum.Kültür ve sanat Tekirdağ’da güzel.”Dedi.
Ardından kürsüye çıkan SİNEMA SANATÇISI Berhan Şimşek,
“Bugün 15 Nisan Dünya sanat günü için böyle güzel bir günde bir araya geldik. Sanat, yılda bir gün değildir. Tıpkı anneler günü, sevgililer günü gibi, yılda bir gün değildir. Sanat, insanın hayatının her alanında vardır. Yaşamak da, sevmek de bir sanattır. Ama bunun ötesinde, resim, sinema, tiyatro, müzik, heykel, yani hem işitsel hem görsel sanatlar hayatımızın bir parçasıdır. Sanatçıyla ilgili en önemli sözü, Mustafa Kemal Atatürk söylemiştir.
Diyor ki, “Sanatçı, karanlığı anlında ilk hissedendir”
Maalesef değerli Tekirdağlılar, bu ülkenin topraklarında, Osmanlı döneminde, Fatih’e kadar resim yasaktı. Yaylı sazlar haram, nefesliler helaldi. Özellikle, tek minaresi olan İstanbul’da mahallelere, bir minare daha isterdiler. İki minare arasında, mahyayla resim yapabilmek için. Bu topraklarda o günlerden Cumhuriyete geldik. Cumhuriyet adı kadın devrimidir, sanatın da devrimidir.
Cumhuriyet bu ülkenin sadece rejim kimliğinin ismi değildir. Geçmiş yıllarda Atatürk, Müslim olanların sahneye çıkması günah olduğu için, Ermeni yurttaşlarımız aktrislik yapıyorlar, Anadolu çocuklarını toplayıp, Fransa’ya resim, tiyatro eğitimine gönderiyor. Çünkü şunu biliyor; Resim, müzik, sinema, heykel ve bunları tüketen toplumlar, yarınlarını değiştirebilirler. Yeryüzünde tüketilerek biriktirilen tek şey sanattır. Sanatı tüketen toplum özgürlüğü, barışı, kardeşliği bilir, öğrenir ve yan yana olur. Ama sanatı tüketmediğim zaman, senin ethisten üzerinden konuşurum, mezhebin üzerinden konuşurum, meşrebin üzerinden konuşurum.
Sanat etnik kimlikleri yok saymaz ama etnik kimliklerin hegemonyasını reddeder. Mezhepler, meşrepler üzerindeki kimliği kabul eder ama bir etnik bir mezhep kimliğini toplum üzerine baskı olarak kurulmasına “hayır” der. Çünkü sanat insandır.
Sanat göz rengini görmez. Mavi, siyah, yeşil, kahverengi, onları fark etmez. Sanat, gözlerden yaş akmaması için yapılır. Barış için yapılır. Bu günü kaç belediye kutluyor acaba? Sanat, bu gücü Trakya’dan Tekirdağlılardan alıyor. Biz burada sanat gününü kutlarken, Bursa Nilüfer’de bir belediye başkanı, Adem ile Havva heykelinin kaldırılmasını istiyor.
Din, iman etmektir. Siyaset, ikna etmektir. Sanatsa, bütün renkleri yok sayıp, tek sevgi rengiyle dünyaya bakmaktır. Bu bizim elimizden alınmamalıdır. Dünya her şeyi unutacak, sanatı ve sanatçıyı unutmayacaktır. Yaşasın sanat, yaşasın sanata değer verenler” Dedi.
Kapanış konuşmasını yapan Büyükşehir belediye başkanı Kadir Albayrak, “böyle değerli bir sanatçının ardından sanatı konuşmak çok zordur. Ama şunu ifade etmek isterim ki, buradaki insanların yüzleri gülüyor. Çünkü kalpleri de gülüyor. Bu da sanat sevgisinden kaynaklanıyor. Sizlere her zaman barış dostluk, kardeşlik ve sanat dolu günler diliyorum, Her şey güzel ve gönlünüzce olsun” Dedi.
Sanat sokağı açılışı, kurdele kesimi ve tolu fotoğraf çekimiyle sona erdi.
