Enerji ihtiyacı için nükleer santral kurma atağına geçen Türkiye'de üçüncü santral konuşulmaya başlandı.
Zaman'dan İsmail Altunsoy'un haberine göre, ilk santral için Ruslarla anlaşma sağlanırken, ikincisi için de Japonlarla görüşmeler devam ediyor. Üçüncü santral için de kurulacak yer tartışmaları yapılıyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın TBMM'nin bütçe görüşmelerindeki konuşmasında, "2023'e kadar en az 3 nükleer enerji santrali tamamlanmış olacak." açıklaması, üçüncü santralin nerede yapılacağı sorusunu gündeme getirdi. Santral için Tekirdağ ve Ankara'nın ismi öne çıkıyor.
Enerji Bakanlığı ve Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) kaynakları, öncelikli hedefin ikinci santralin kurulma sürecinin tamamlanması olduğunu, üçüncü nükleer santral için henüz alınmış karar bulunmadığını belirtiyor. Kaynaklar, "3. nükleer santral konuşulmaya başlandı. Daha önce nükleer santraller için Mersin, Tekirdağ, Ankara (Sarıyer Barajı), Kırklareli, Aksaray, Konya gibi iller gündeme gelmişti. Mersin'de ilk santral kurulacak. Sinop'ta ikincinin kurulması gündemde. Üçüncü santral için bu illerden birisi olabilir." bilgisini veriyor. Söz konusu kaynaklar, santralin kurulacağı yer konusunda belirleyici unsurun "deprem riski ve su" olduğuna dikkat çekti.
Bilindiği gibi ilk nükleer santralin Mersin Akkuyu'da kurulması için Ruslarla anlaşma imzalandı. İkinci santrali kurmak isteyen Türkiye, ilk olarak Güney Korelilerle ciddi görüşme yaptı, ancak sonuç alınamadı. Enerji Bakanlığı, Japonlardan gelen teklif üzerine ikinci santral görüşmelerini yeniden başlattı. İki ülke arasında nükleer santral için ön protokol imzalandı.
Türkiye, Cumhuriyet'in 100. kuruluş yıldönümü olan 2023'te, 5 bin megavat kurulu güce sahip üç adet nükleer santral kurmak istiyor. Nükleer santraller için en çok tartışılan konuyu, çevre ve insan sağlığına etkisi oluşturuyor. Bu sebeple zaman zaman, santrallerin kurulacağı illerde tepki eylemleri yapılıyor. Enerji Bakanlığı ve TAEK kaynakları, nükleer santral için genel olarak deniz kenarının tercih edildiğine dikkat çekerek şöyle konuştu: "Nükleer santral parçaları (özellikle reaktör kısmı) yaklaşık 900-1.000 ton ağırlığında parçalardan oluşuyor. Bunların karayolu ile taşınması çok zor.Onun için denizyolu tercih ediliyor. Ayrıca santral kurulacağı yer konusunda da deniz kenarı tercih ediliyor. En önemli sebeplerden bir tanesi soğutma için ciddi oranda su sirkülasyonu lazım (saniyede yaklaşık 300 ton civarı). Bir diğer dikkat edilen husus da deprem bölgesi olmaması."
Öte yandan Türkiye, Japonya'ya ikinci nükleer santralini kurdurmak için görüşmelerini sürdürüyor. Bu amaçla Bakanlık ve TAEK yetkilileri geçen ay sonu Japonlarla ayrıntılı bir görüşme yaptı. Zaman'a bilgi veren kaynaklar, Japonya görüşmelerinin çok olumlu geçtiğini söyledi.
Aynı kaynakların verdiği bilgilere göre, Japonlar deprem konusunda çok tecrübeli ve güvenli santral inşa ediyorlar. Ayrıca Japonlar inşaat için her türlü devlet desteğini verecek. En önemli konu da finans desteği sağlayacaklar. Yer konusu kesin olmamakla birlikte Sinop olabilir.
Kaynak: Dünya Bülteni