Geçtiğimiz Yıl 5 Mayıs 2012 tarih ve 28283 sayılı Resmi Gazetede 2012/3073 karar sayısı ile yayınlanan ‘’Ulusal ve Resmi Bayramlar ile Mahalli Kurtuluş Günleri, Atatürk Günleri ve Tarihi Günlerde Yapılacak Tören ve Kutlamalar Yönetmeliği’’ ile Cumhuriyet’in ilanından beri coşku ile kutladığımız Bayramlarımız maalesef Halkımızla Güvenlik güçlerimizi karşı karşıya getirmeye başlamıştır.
Geçen seneki 19 Mayıs Törenlerinde başlayan gerginlik, bu sene 23 Nisan ve sonrasındaki 19 Mayıs Törenlerinde had safhaya ulaşmıştır. 19 Mayıs 2013 tarihindeki törenlerde Atatürk Anıtının etrafının Tekirdağ Tarihinde ilk defa demir bariyerlerle kapatılarak Halkın Ata’sına ulaşması engellenmeye çalışılmıştır.
Yönetmeliğe göre Atatürk Anıtına Çelenk koyan Kurumun (Gençlik Spor İl Müdürlüğü) Çelenkide maalesef cansız yapma çiçeklerle süslenmiştir.
19 Mayıs Dolayısıyla yapılan Yürüyüş esnasında İktidar Partisinin İl Binasında bir tek Türk Bayrağının olmamasıda dikkatimizi çekmiştir. Bizim bu Yönetmelikle ilgili önerimiz nettir; Bizler Ulusal Bayramlar’da önceden Resmi izin almak kaydıyla isteyen herkesin Atatürk Anıtına Çelenk Koymasından yanayız, Değerli Basın Mensupları, Son 11 Yıla baktığımızda 2002 Yılından beri Sistemli bir şekilde.
Ülkemizde Mustafa Kemal Atatürk unutturulmaya çalışılıyor ve kurduğu Cumhuriyet ile Yaptığı Devrimler, sağından solundan gelen darbelerle yıkılmaya çalışılıyor. Bizler bu olanlardan ve gelişmelerden dolayı tepkiliyiz, Ulusal Bayramların İtibarsızlaştırılması’ndan dolayı mutlu değiliz, Bizler bu Ülkede Türk demenin, Bayrak demenin sıkıntı hale gelmeye başlamasından dolayı, Tedirginiz, Bizler Ülkemizde İktidarın sözde ileri Demokrasisinden yana, Sömürülen Barış kavramından yana İnsan Hakları ve Özgürlüklerin esaslı uygulanmamasından yana, Tutarsız, Güdümlü İktidarın Dış Politika yaklaşımlarından yana, Umutsuzuz, Bizce; Artık Mızrak Çuvala sığmamaktadır. Artık Takke düşmüş Kel görünmüştür. Bu Duygu ve düşüncelerle, Biz Cumhuriyet Halk Partililer, Partimizin ve Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve Silah Arkadaşlarının kurduğu Türkiye Cumhuriyeti ve yaptığı Devrimler’in Yılmaz Bekçileri olduğumuzu ve bu uğurda sonuna kadar mücadele edeceğimizi tekrar hatırlatmak istiyoruz.