Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Zootekni Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Alper Önenç, "Türkiye'de kişi başı yıllık süt tüketimi 25 litreyken gazlı içecek tüketimi 40 litre" dedi.
Önenç, Türkiye'de süt üretiminin fazla olduğunu, ama yeterli tüketimin olmadığını ifade etti.
Türkiye'de süt üretiminde sıkıntı olmadığını belirten Önenç, süt tüketiminin arttırılması için gerekli çalışmaların yapılması gerektiğini söyledi.
Önenç, Türkiye'de üretilen sütü lavaboya akan suya benzeterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bir örnekle açıklayacak olursak, bir lavaboya sürekli su akıyor ama lavabo o suyu boşaltamıyor ve tıkanıklık sorunu yaşanıyor. Yani üretilen sütün tüketilememesi tıkanıklığa neden oluyor. Zaman zaman devlet süt tozu desteği ile lavaboya pompa yaparak tıkanıklığı ortadan kaldırıyor, ama sonra tekrar tıkanıyor. Burada problem şu, o pompanın sürekli olarak çalıştırılması gerekiyor ve tek başına süt tozu desteği yeterli olmuyor."
Süt tüketiminin artması için projelerle tüketimin desteklenmesi gerektiğini söyleyen Önenç, okul sütü projesi ile süt tüketiminin arttırılabileceğini bildirdi.
Okul sütü projesinin çok faydalı olduğunu belirten Önenç, "Okul sütü projesiyle yardıma muhtaç çocuklara ve ailelere süt dağıtılıyor ve çocuklara süt içme alışkanlığı kazandırılıyor. Böylelikle hem çocukların sağlıklı beslenmesine hem de tüketime kaktı sağlanıyor" dedi.
Türkiye'de okul sütü projesini uygulamada sorun olduğunu belirten Önenç, uygulanan projenin çok kısa sürdüğünü ve bunun yeterli olmadığını ifade etti.
"SÜT İÇMEDE ÖZÜRLÜYÜZ"
Türkiye'de süt içme alışkanlığının olmadığını belirten Önenç, "Biz ülke olarak süt içme özürlüyüz" dedi.
Önenç, insanların süt içmesi için özendirilmesi gerektiğini ifade ederek, diğer içeceklerin çok fazla tüketildiğini, bunun nedeninin de tanıtım ve reklamlarının çok olduğunu söyledi.
Önenç Şunları kaydetti:
"Türkiye'de ciddi miktarda gazlı içecek tüketimi var. kişi başı yıllık süt tüketimi 25 litreyken gazlı içecek tüketimi 40 litre. Türkiye'de kişi başına üretilen süt miktarı 145 litre ama tüketilen 25 litre. Gazlı içeceklerin çok tüketilmesinde en büyük etken, tanıtım ve reklamlarla insanların özendirilmesi. Ama süt insanlara yeterince özendirilmiyor. İnsanlara sütü özendirmek için sütü çeşitlendirmek lazım. Örneğin, bir çocuğa öğle yemeğinde süt teklif etseniz, süt içme alışkanlığı yoksa kabul etmez. Ama milkshake, kakaolu süt, muzlu süt, dediğinizde teklifinizi hemen kabul eder. Aileler çocuklara sütü nasıl özendireceklerini bilmiyorlar."
Sütün çok kullanışlı bir gıda olduğunu belirten Önenç, televizyon programlarında sütün tanıtılması gerektiğini ifade etti.
Önenç, yemek programlarında sütün hep bilinenin aksine farklı yemek türlerinde de kullanıldığını gösterilmesi gerektiğini vurguladı.
Türkiye'de süt ürünlerinde çeşitliliğin az olduğunu anlatan Önenç, üretimde çeşitliliğin zenginleştirilmesi gerektiğini belirterek şunları söyledi:
"Sanayici süt ürünlerini UHT süt, pastörize süt, yoğurt ve peynirle kısıtlıyor. Avrupa'da kondanse süt denilen bir ürün var. Bu ürün yoğunlaştırılmış, kuru maddesi arttırılmış, suyu alınmış süt kreması ve bütün çocuklar tüp içinde satılan bu kremayı çok seviyor. Bir diğer örnek ise, kahve için küçük paketlerde süt üretiliyor ve bu, tüketiciler tarafından çok tercih ediliyor. Bunlar Türkiye'de de yapılabilir ama sanayicinin desteklenmesi gerekli. Çünkü böyle bir teknoloji kurulduğunda geri dönüşümü kolay değil. Sanayici, yeni bir sistem yaptığında o sistemden kaynaklanan maliyeti kaldıracak düzeyde de değil. Bu nedenle süt ürünlerinde çeşitliliğin sağlanması için, devletin sanayiciyi desteklemesi gerekli."
Önenç, Türkiye'de süt üretiminde kullanılan teknolojinin en son teknoloji ve Avrupa'nın hiçbir ülkesinde böyle bir teknolojinin artık kullanılmadığını sözlerine ekledi.