50 milyarın bankalardan hortumlandığını bu millet yaşamadı mı? Millet bir gecede yüzde 40 fakirleşmeyi yaşamadı mı? Bir gecede doların iki misline çıktığını, faizlerin 1500'lere çıktığını bu millet yaşamadı mı? Bu milletin tamamı bir gecede yüzde 40-50 fakirleşmedi mi? Bu millet bunu unuttu mu? 400 bin esnaf kepenk indirdi, 100 binlerce esnaf borcunu harcını ödeyemedi, hacizler yedi. Şahsiyeti, saygınlığı yerle bir oldu ve şimdi bunlar bunu unutmuşlar 'Asrın yolsuzluğu' hani bu belge hani yolsuzluklar" dedi.
Müezzinoğlu, Partisinin Tekirdağ il teşkilatı tarafından bir otelde düzenlenen yemekli basın toplantısında, Ak Parti'nin iktidara geldiğinden bugüne kadar sosyal, kültürel, ekonomi ve diğer alanlarda yaptığı hizmetleri söyledi.
Partisinin, bugüne kadar gelinen süreçte kapatma davası ve darbe girişimleri olmak üzere birçok zorluğu aştığını belirten Müezzinoğlu, her seçimde sandıktan daha da güçlenerek çıkmayı başardıklarını ifade etti.
Gezi Parkı olaylarını ülkede ekonomik ve siyasi istikrarı bozmak için çıkartanların bugünde yolsuzluk iddialarını ortaya attıklarını dile getiren Müezzinoğlu, şöyle konuştu:
"Bugün geldiğimiz noktada pat diye '17 Aralık büyük çağın yolsuzluğu', 'Asrın yolsuzluğu.' Siz bu milleti saf mı zannediyorsunuz? 50 milyarın bankalardan hortumlandığını bu millet yaşamadı mı? Millet bir gecede yüzde 40 fakirleşmeyi yaşamadı mı? Bir gecede doların iki misline çıktığını, faizlerin 1500'lere çıktığını bu millet yaşamadı mı? Bu milletin tamamı bir gecede yüzde 40-50 fakirleşmedi mi? Bu millet bunu unuttu mu? 400 bin esnaf kepenk indirdi, 100 binlerce esnaf borcunu harcını ödeyemedi, hacizler yedi. Şahsiyeti, saygınlığı yerle bir oldu ve şimdi bunlar bunu unutmuşlar 'Asrın yolsuzluğu' hani bu belge, hani yolsuzluklar."
Müezzinoğlu, 11 yıl önce Türkiye'nin memur maaşlarını dahi ödeyemez konumda olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"2003 yılındaki Hürriyet, Vatan, Milliyet gazetelerinin manşetlerine bir bakın. 11 yıl önce, 'memur maaşları şubat, mart aylarında ödenemeyecek,Türkiye konkordato ilan etmeli, Türkiye dünyaya borcumu ödemiyorum demeli' diye manşetler atıldı. Peki bugün bu ülkede memur maaşlarının ödenemeyeceği gibi bir konu konuşuluyor mu? Emekli maaşlarının ödenemeyeceği gibi bir konu konuşuluyor mu? Daha iyi neler olmalı o konuşuluyor. Daha iyi koşulları niye sağlayamadığımız o konuşuluyor doğrusu da bu, o konuşulmalı. Bu, gelişen, büyüyen ülkede merdivenin basmaklarının tek tek yukarı çıkıldığı bir süreç konuşulmalı."
-"Türkiye'nin güçlü bir milli bankasının olmasından rahatsızlar"-
Türkiye'nin güçlü bir milli bankasının olmasından dolayı rahatsızlık duyanların bulunduğunu ifade eden Müezzinoğlu, şunları söyledi:
"Halk Bankası'nın bugünkü değeri 25 milyar dolar. Değeri dünya çapındaki bankalarla yarışır duruma gelmiş. Bu durumdan dışarıdaki bankalar rahatsız. Niye? Çünkü Türkiyenin güçlü bir milli bankası var ve onların uluslararası oyunlarını bozan bir bankası var. Halk Bankası'nın herhangi bir yolsuzluk yaptığına dair bir belge ya da bir ispat var mı? Yok. Ama bu bankanın değerini uluslararası arenada düşürecek bir oyun gerekiyordu ve bu oyunun adı 'Asrın yolsuzluğu' cümle bu.
Şimdi 2023 vizyonu var bu ülkenin. Ben Atatürk'çü arakadaşlara, cumhuriyetçi arkadaşlara soruyorum. Muasır medeniyetler seviyesindeki bir ülkeye sahte dosyalarla gidilmez, kasetlerle gidilmez, iftiralarla gidilmez, çamur atarak gidilmez. Milletle beraber gidilir. Millet için Gece Gündüz çalışarak gidilir. Milletin derdini dert edinerek, dünyanın gittiği yere giderek gidilir. Ama 3. havaalanından Almanya rahatsızmış, olabilir, haklıdır da. Kanal İstanbul'dan İngilizler rahatsız olabilir, haklıdırlar da. Füzelerimizi Almanya ile Hollanda ile Amerika ile yapmamış olmamızdan rahatsız olabilirler. Çin ile Hindistan ile yapmamızdan rahatsız olabilirler. Ama biz, ülkenin ve milletin menfaatlerini düşünmek zorundayız. Biz, enerji için Rusya ile Japonya ile anlaşma yapabiliriz, bundan da birileri rahatsız olabilir. Ama kendi içimizden rahatsız oluşu, milletin geleceğinden rahatsız oluşu anlamakta zorluk çekiyoruz."
-"Bizim hırsızlarla uğursuzlarla yolsuzluk yapanlarla işimiz olmadı, olmaz da"
Müezzinoğlu, hırsızlık ve yolsuzluk yapanlarla işlerinin olmadığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bizim hırsızlarla uğursuzlarla yolsuzluk yapanlarla işimiz olmadı, olmaz da. Aramızda bunu yapanlar varsa da bildiğimiz, gördüğümüz gün gereğini yaparız. Bizim görmediğimizi de emniyet ve hukuk çıkartacaktır. Ama hukuk asla milletin iradesine plan yapmamalıdır. Asla millete bedel ödetecek yanlışlıkların içinde olmamalıdır. Neyin ne olduğunu daha hiç kimsenin bilmediği ama adına da şatafatlı bir cümle ile 'Asrın yolsuzluğu' diyerek asrın yolsuzluğunu yaptılar. Doları yükselttiler, faizleri yükselttiler, borsayı çökerttiler. İşte asrın yolsuzluğu burada. Bedelini millet ödedi, milletin cebinden 120 milyar dolar bugünkü hesapla gitti. Türkiye'nin itibarını sarstılar."
"-Dosyaları bir büyükelçilikte mi hazırladılar?"-
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, şunları kaydetti:
"Şimdi CHP Genel Başkanı iki gün önce şöyle bir cümle söylüyor. 'Merak etmeyin' diyor, 'Daha büyük yolsuzluk dosyaları geliyor.' Allah, Allah bu, dosya hazırlayanların genel başkanı mı? Onların şeyhi mi? Bu dosyaları bir büyükelçilikte mi hazırladılar? Acaba yurt dışına gittiğinde mi hazırladılar? 2009 yılında Sarıgül hakkında bir dosya uzatarak, 'bu dosyada hırsızlıklar var' dedi. 'Yolsuzluklar var' dedi. Bugünse onu yanına alarak büyükşehir belediye başkan adayı yaptı. O dosyayı unuttu. Bu şekilde bir anlayışla milletten ve halktan yana değil de kendi geldiği gibi hani kasetlerle geldi ya, kasetlerle başarılı olacak, beyaz dosyalarla başarılı olacak. Bu millet çok ağır bedeller ödedi, bu milleti birileri çok kandırdı yine kandırmaya çalışıyorlar. Ama biz millete söz vermiş bir siyasi anlayışız. Millet ne derse o olacak. İnşallah milletle beraber bütün bu oyunları bozacağız.
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Müezzinoğlu, bir soru üzerine Türkiye'de sağlık sektöründe ciddi ilerleme kaydettiklerini ve en ucuz ilacın Türkiye'de satıldığını vurguladı.
Müezzinoğlu, gribin ilacının olmadığını, sadece iyileşme sürecine olumlu etki edecek ilaçların kullanıldığını belirterek, Türkiye'de ihtiyaç duyulan bölgelere ocak ayı sonuna kadar 700 ambulansın dağıtılacağını ifade etti.
