Konsolosluk çalışanlarının salıverilmesinin ve ailelerine kavuşmalarının sevindirici bir haber olduğunu belirten sözcü, hala rehin tutulmakta olan diğer kişilerin de zaman kaybetmeden salıverilmesi gerektiğini söyledi. Sözcü uluslararası koalisyonun bölgeyi IŞİD‟in zulmünden kurtarmaya kararlı olduğunu ve bu çabalar kapsamında Türkiye‟nin önemli bir ortak olduğunu
belirtti.
AB Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır 16 - 17 Eylül tarihleri arasında Strazburg‟da, 18-19 Eylül tarihleri arasında ise Brüksel‟de temaslarda bulundu. Avrupa Parlamentosu‟ndaki siyasi grupların başkanları ile Strazburg‟da görüşmelerde bulunan Volkan Bozkır, Brüksel‟deki temasları kapsamında Komiser Stefan Füle, Johannes Hahn, Kristalina Georgieva, Günther Oettinger, Maros Sefcovic ve Andris Piebalgs ile görüştü.
AB Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır resmi temasların yanı sıra Brüksel‟deki sivil toplum ve iş dünyası temsilcileri ile bir araya geldi. Hâlihazırda AB‟nin önümüzdeki beş yıla bakışını yeniden yapılandırma süreci içinde bulunduğunu kaydeden Volkan Bozkır, Türkiye‟nin „istikametinin‟ AB olduğunu, AB Bakanlığı tarafından yayınlanan Strateji Belgesi‟nin de bu hedefin altını çizdiğini söyledi. Siyasi reformların büyük bir kararlılıkla sürdürüleceğini vurgulayan Bozkır, Türkiye‟nin AB‟ye katılım sürecinde sosyo-ekonomik dönüşümün tüm hızıyla devam edeceğini ve bunlara ek olarak da yurt içi ve dışında kapsamlı bir iletişim stratejisi izleneceğini belirterek Türkiye‟nin AB‟ye üyelik sürecinde sivil toplum kuruluşlarına da önemli bir rol düştüğünü hatırlattı. AB Bakanlığı tarafından yayınlanan Strateji Belgesi üç temel başlıktan oluşuyor:
Siyasi reform süreci:
2008 yılında hazırlanan ve güncelliğini yitiren Ulusal Program‟ın yerini almak üzere “AB‟ye
Katılım İçin Ulusal Eylem Planı” hazırlanmaktadır. Bu plan, birinci aşaması 2015‟e kadar olan dönemi ve ikinci aşaması 2015-2019 dönemini kapsamak üzere iki bölümden oluşacak ve hayata geçirilecektir. Eylem Planı AB‟ye uyum çalışmalarında güncel bir yol haritası olacak ve müzakere başlıklarında AB‟ye katılım için gerekli somut ve öncelikli adımları ortaya koyacaktır.
Katılım sürecinde sosyo-ekonomik dönüşüm:
AB‟ye üyelik sürecinde Türkiye için önemli olan, sürecin yarattığı ivme sayesinde her alanda çağdaş standartlara ulaşmak ve vatandaşların temel hak ve özgürlüklerini geliştirmektir; katılım süreci sosyo-ekonomik bir dönüşüm projesidir. “AB‟ye Katılım İçin Ulusal Eylem Planı” mevcut sosyo-ekonomik değişimin sürdürülmesi ve güçlendirilmesi için öncelikleri ortaya koyacaktır.
Avrupa Birliği İletişim Stratejisi:
Gerçekleştirilen reformların toplum tarafından içselleştirilmesini ve AB ülkelerinde Türkiye‟ye ilişkin algı ve olgunun örtüşmesini sağlamak hedeflenmektedir. İletişim stratejisinin iki boyutu da TBMM, kamu kurumları, sivil toplum kuruluşları, üniversiteler, iş dünyası ve yerel yönetimler gibi toplumun her kesiminin görüşleri alınarak şekillendirilecek ve uygulanacaktır.” Dedi.
