Rahim ağzı kanseri; dünyada kadınlarda meme kanseri ve kalın bağırsak kanserinden sonra dördüncü sıklıkta görülürken, ülkemizde dokuzuncu sıradadır. Rahim ağzı kanseri, nedeni tamamen aydınlatılmış bir kanser olup önlenebilir bir hastalıktır.
Rahim ağzı kanseri için risk faktörleri:
- Human Papilloma Virus (HPV) enfeksiyonu
- Cinsel yolla bulaşan başka enfeksiyonların da olması
- Erken yaşta (16 yaştan önce) ilk cinsel ilişki
- Birden fazla cinsel partner varlığı
-Tütün kullanımı
- Beslenme alışkanlığı (meyve ve sebzeyi az tüketmek rahim ağzı kanseri riskini artırmaktadır)
- Yüksek doğurganlık sayısı
- Düşük sosyoekonomik düzey
- Özellikle 5 yıldan daha uzun süreli doğum kontrol hapı kullanımı
- Bağışıklık sisteminin baskılanması
Rahim ağzı kanseri belirtileri:
Cinsel olarak aktif kadın ve erkeklerin çoğuna, yaşamlarının bir noktasında HPV cinsel aktivite sırasında deri temasıyla bulaşabilir. HPV enfeksiyonlarının çoğu, belirtilere veya hastalığa neden olmaz ve kendiliğinden düzelir. Bununla birlikte, belirli HPV tipleri (çoğunlukla 16 ve 18) ile devam eden enfeksiyon, kanser öncesi lezyonlara neden olabilir. Tedavi edilmezse, bu lezyonlar rahim ağzı kanserine ilerleyebilir, ancak bu ilerleme genellikle uzun yıllar alır. Rahim ağzı kanserinin belirtileri, ancak kanser ileri bir aşamaya gelindiğinde ortaya çıkma eğilimindedir.
Rahim ağzı kanserinde aşağıdaki belirtiler görülebilir:
-Menstrüasyon (adet) dönemleri arasında düzensiz kan lekesi veya hafif kanama
-Menopoz sonrası lekelenme veya kanama
-Cinsel ilişki sonrası kanama
-Cinsel ilişki sırasında ağrı
-Sırt, bacak veya kadın cinsel organlarının olduğu bölgede ağrı -Yorgunluk, kilo kaybı, iştahsızlık
-Artan vajinal akıntı, bazen pis kokulu
-Tek ya da iki bacakta şişkinlik
-İdrar yaparken ağrı
Tanı:
Tarama ve erken teşhis ile tedavisi yüzde yüz mümkün olan rahim ağzı kanseri, günümüzde kanserden ölüm nedenleri arasında çok geride yer almaktadır. Rahim ağzı kanser taramasını düzenli yaptıran bir kadının rahim ağzı kanserinden ölmeyeceğini söylemek mümkündür. Bu nedenle Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) rahim ağzı kanserinin bütün ülkelerde ülke çapında taranmasını önermektedir. Rahim ağzı kanseri HPV ile ilişkili olan en yaygın hastalıktır. Neredeyse tüm rahim ağzı kanserileri HPV enfeksiyonu nedeniyledir. HPV ayrıca kadın ve erkeklerde cinsel organ ve ağız boşluğu kanserlerine de neden olmaktadır.
HPV’nin tespiti, erken dönemde rahim ağzındaki kanser öncülü değişikliklere işaret etmekte ve kanser teşhisini kolaylaştırmaktadır. Günümüzde HPV testleri rahim ağzı kanseri taramasında yer almaktadır. HPV testi rahim ağzı hücrelerde virüsün tespiti esasına dayanan bir testtir. Pap smear testi ise, dökülen rahim ağzı hücrelerin toplanıp incelenmesi esasına dayanan bir testtir. HPV ve Pap smear testi son derece basit ve ağrısız işlemler olup testler aynı anda yapılmaktadır. Ülkemizde ulusal kanser tarama standartlarına göre; 30-65 yaş grubundaki her kadın 5 yılda bir HPV ve Pap smear testi ile taranmaktadır. Tedavi: Rahim ağzı kanserinde; cerrahi, ışın tedavisi (radyoterapi) ve ilaç tedavisi (kemoterapi) gibi farklı tedavi seçenekleri uygulanmaktadır. Korunma: ü Günümüzde HPV’nin en çok kanser yapan tiplerine karşı geliştirilen ve koruyuculuğu yüksek olan aşılar mevcuttur.
Dünya Sağlık Örgütü, rahim ağzı kanserine karşı 9-14 yaşlarındaki kız çocuklara aşı yapılmasını önermektedir.
-30 yaşından itibaren tarama testlerini düzenli bir şekilde yaptırmak
-Güvenli cinsel ilişki konusunda eğitim
-Cinsel aktivite sırasında prezervatif (kondom) kullanmak
-Erkeklerin sünnet olması
-Sigara kullanmamak
-Sebze ve meyvelerden zengin sağlıklı beslenmek
Rahim ağzı Kanser Neden Önemli?
- Rahim ağzı kanseri önlenebilen bir hastalıktır.
- Rahim ağzı kanseri erken teşhis edildiğinde %100 tedavi edilebilir.
- Rahim ağzı kanserinden ölüm tamamen engellenebilir.
- Düzenli rahim ağzı kanseri taramasından geçen bir kadının, rahim ağzı kanserinden ölmeyeceği söylenebilir. Ülkemizde rahim ağzı kanseri taramaları ÜCRETSİZ olarak Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezlerinde (KETEM, Aile Sağlığı Merkezlerinde (ASM), Toplum Sağlığı Merkezlerinde (TSM) ve Sağlıklı Hayat Merkezlerinde (SHM) yapılmaktadır