Programa Tekirdağ halkından katılım artarken, Macar misafirlerin azaldığı dikkat çekti.
Konuşmalarda bu konuya vurgu yapılırken, Macar büyükelçi Fabor Kıss,gelecek yıllarda katılımın artacağının müjdesini verirken,bir müjde de Tekirdağ büyükşehir belediye başkanı Kadir Albayrak'tan geldi.Etkinlik alanının dar olduğunun vurgulanmasının ardından konuşma yapan Kadir Albayrak,yeni bir Macar kültür evi yapma kararı aldıklarını açıkladı.
Yıllardır Türk-Macar dostluğunun mimarlığını yapan Macar fahri konsolosu Erdoğan Erken,eski milletvekili Güneş Gürseler,emekli öğretmen Sedat Kaplan bu yıl yeni bir projeye imza atarak babadan oğula meslek sürdürenlere plaket takdiminde bulundu.Türk-Macar ilişkilerinin mimarlarından eski belediye başkanı Adem Dalgıç,Macar dostlarını yine yalnız bırakmadı. Günün anlam ve önemi konusunda büyükelçi Gabor Kıss anlamlı bir konuşma yaptı. Büyükelçi Gabor Kıss konuşmasında; "Bugün burada bulunmaktan çok mutluyum.Türkiye'de görev yaptığım yedinci yılımda,Tekirdağ'ın misafirperverliğinin tadını çıkarmaktan mutluluk duyuyorum.
Buraya yeniden gelmek çok güzel bir duygu.Hem başkonsolos olarak hem büyükelçi olarak buraya geldim ve Tekirdağ'da olmaktan mutluluk duyuyorum. Kiraz festivaline katılmak benim için önemli olup,burada bulunaktan gurur duyduğumu belirtmek isterim. Türkiye'de Macar olmak iyi hissettiriyor ama en iyi hissettiğim yer Tekirdağ'dır. Tecrübelerle dolu olan kiraz festivali, zaten mükemmel olan siyasi ve ekonomik işbirliğinin yanında, kültürün çok kapsamlı araçlarının yardımıyla, kültürel ve sosyal ilişkilerin güçlendirilmesinde ön plana çıkmasına vesiledir.
Macar gününün başarısında,Macar ve Türk dostluğunun güçlenmesinde sadece siyasi görevlileri olarak değil,bunu kalplerinde taşıyanlar önemli rol oynamaktadır.Tekirdağ ve şu an buluştuğumuz Rakoczi müzesi,şüphesiz Macar-Türk dostluğunun en güzel sembollerinden biridir. Dostluğumuz,sıkı tarihi ilişkilerimiz ise daha derine kök salmaktadır.Tekirdağ,sadece Macar yurttaşlarımız buraya sığındıkları için değil, başta Türk-Macar derneği olmak üzere Macar mültecilerin güzelliklerine hayran kaldığı bu şehrin, yörenin,denizin, kadife gibi olan tarlalarının gözalıcı görüntüsünün,mis gibi kokan meyvelerinin Macar hatıralarının yaşatılması için bu yönde çok şey yapmaları nedeniyle, kalbimizde ayrı bir yeri vardır.
Alt yapımızı oluşturduk. Bundan sonra daha güzel etkinlikler yapma imkanına sahip olacağız. Türkiye ile bizim tarihe dayalı bir dostluğumuz vardır ve bu dostluk ebediyen sürecektir" Dedi. Program,geleneksel hale gelen anı pulu tanıtımıyla sona erdi.
