info@ellidokuz.com
Dolar Alış
:
34.4642
Dolar Satış
:
34.5263
Euro Alış
:
35.9849
Euro Satış
:
36.0497
Aranıyor, lütfen bekleyiniz...

Dahiliye Uzmanı Demet Deniz Tekataş, Ramazanda Dengeli Beslenin Sağlığınızı Riske Atmayın

Ramazan ayında sağlıklı beslenilmesiyle ilgili tavsiyelerde bulunan Özel Star Medica Hastanesi Dahiliye (İç Hastalıkları ) Uzmanı Demet Deniz Tekataş, "İftar ve sahur süresince yeterli sıvı alınmaması baş ağrısı, bulantı, halsizlik, tansiyon ,kan şekeri düşüklüğü problemlerine yol açabilir.

Günlük 2-2.5 litre su tüketilmelidir." dedi. Koronavirüs salgını nedeniyle bağışıklık sistemimizi düşürmeden dengeli ve sağlıklı bir beslenme düzeni olması gerektiğinin dikkat çekti. Tekataş; “Ramazanda yeterli ve dengeli beslenme önemli” "Ramazan ayının gelmesiyle birlikte oruç tutan kişilerin günlük beslenme şekli ve öğün sayısı değişiyor.

Üç ana öğün ve birkaç ara öğün şeklinde önerilen beslenme düzeni yerini 2 ana öğüne bırakıyor. Öğün saatlerinin geç olması ve gece metabolizma hızının düşmesi öğünlerde tüketilen besinlerin vücutta yağ olarak depo edilmesine neden olarak ve bu da istenmeyen kilo artışlarına sebebiyet verebiliyor. Bu olumsuzlukları yaşamamak için oruç tutacak kişiler yeterli ve dengeli beslenme önerilerine uyarak bu dönemi sağlıklı bir şekilde tamamlayabilirler.

Oruç tutanlar için sağlıklı beslenme önerileri

1- Ramazan ayı süresince yeterli ve dengeli beslenmeye özen gösterilmedir.

2- Sağlıklı beslenme tabak modeli benimsenerek tabağın ½’si sebze grubu,1/4’ü sağlıklı karbonhidrat seçimlerini,1/4’ü ise uzun süreli tokluğa yardımcı olan protein grubunu içerec ek şekilde hazırlanmalıdır.

3- İftar ve sahur süresince yeterli sıvı alınmaması baş ağrısı, bulantı, halsizlik, tansiyon düşüklüğü gibi sağlık problemlerine yol açabilir. Günlük 2-2.5 litre su tüketilmelidir.

4- Siyah çay ve kahve vücutta diüretik (su kaybettirici) etkiye sahip olduğundan tüketim en aza indirilmeli, onun yerine su, ayran, şekersiz komposto, bitki çayları gibi sağlıklı içecekler tercih edilmelidir. Rezene çayı, iftar ve sahur sonrası midede oluşabilecek gaz ve şişkinlik problemlerini çözmede oldukça faydalıdır.

5- Kan şekerini ani yükseltip düşüren ve çabuk acıkmaya neden olan beyaz un ve şeker içeren besinler yerine tam buğday, çavdar veya kepek unundan yapılmış ekmek, makarna veya bulgur tercih edilmelidir.

6- Tokluk hissi sağlamayan ve gün içerisinde aşırı susamaya sebebiyet veren hamur işleri, kızartmalar, çok yağlı, tuzlu yiyecekler, işlenmiş et ürünlerinden (salam, sosis, sucuk vb.) uzak durulmalıdır.

7- Besinler sağlıklı yöntemler olan ızgara, fırın, haşlama veya buğulama usülleri ile pişirilmelidir.

8- Şerbetli tatlılar yerine sütlü veya meyveli hafif tatlılar haftada 1-2 kez tercih edilebilir.

9- Hareket ve besin azlığına bağlı olarak çok yaygın görülen kabızlık problemi için lif içeriği yüksek olan taze sebze ve meyveler, yulaf ezmesi, keten tohumu ve probiyotik sağlıklı bir ürün olan kefir beslenme planına eklenmelidir.

Sahurda nasıl beslenmeli?

Sahur, insanları oruca hazırlayan en önemli öğündür. Açlık kan şekerinin erken saatlerde düşmesini önlemek ve yavaşlayan metabolizma neticesinde oluşan istemsiz kilo artışının önüne geçebilmek için sahur öğünü mutlaka yapılmalıdır. Sahurda; kızartma, kavurma, salam, sosis, sucuk (şarküteri ürünleri) vb. gibi çok yağlı, çok baharatlı, tuzlu yiyeceklerden uzak durulmalıdır.

Bunlar daha fazla susamaya neden olacağı için oruç tutulmasını güçleştirecektir. Sahurda uzun süre tokluk hissi verecek yumurta, yoğurt, kefir, süt, az yağlı peynir gibi protein içeren besinler; çiğ ve tuzsuz fındık, ceviz, badem gibi tok tutan yağlı tohumlar, zengin lif içeriği ile bağırsak hareketlerini arttırmaya yardımcı taze sebze ve meyveler tercih edilmelidir.

Tam buğday veya çavdar unundan yapılmış ekmekler içeriğindeki kompleks karbonhidratlar sayesinde kan şekerini dengede tutar ve tokluk süresini uzatır”Dedi.

Kaynak : Murat Ürtekin