NKÜ Merkez Kampüsü Ziraat Fakültesi Deneme Alanında gerçekleşen etkinlikte Tekirdağ Vali Vekili Ahmet NARİNOĞLU, NKÜ Rektörü Prof. Dr. Mümin ŞAHİN, Süleymanpaşa Belediye Başkanı Cüneyt YÜKSEL, Tarım ve Orman İl Müdürü Oktay ÖCAL, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Bülent EKER ve Prof. Dr. Yılmaz ÇAKICI, Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sezen ARAT, NKÜ Genel Sekreteri Murat Kamil TIRPANCI, akademisyenler, özel sektör tohumculuk kuruluşlarının temsilcileri, bölgemiz üreticileri, basın mensupları ve öğrenciler katıldı.
Program, Tarla Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kayıhan Z. KORKUT’un gerçekleştirdiği açış konuşmasıyla başladı. Prof. Dr. Kayıhan Z. KORKUT, programın açılışında gerçekleştirdiği konuşmasında buğdayın Türkiye için önemli bir stratejik ürün olduğunu belirterek bu ürünün özelliğini korumak için sürekli araştırma yapmak gerektiğini kaydederek Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi’nin bütün üniversiteler içinde bu konuya en çok önem veren üniversitelerinin en başında yer aldığını söyledi.
Tarla Bitkileri Bölümü Başkanı Prof. Dr. İsmet BAŞER “COVİD-19 salgını ile birlikte gıda tüketiminin artması, tarım ve tarımsal üretimin önemi bir kez daha ortaya çıkarırken, biz artık kendi tohum çeşitlerimizi üretmemizin önemini de anlamış olduk. Bu konuda da 82’de kurulmuş bir fakülte olarak şu anda 9 tane çeşidimiz var. Bu çeşitlerin hepsi firmalar tarafından satılıyor; her birinin melezi de bize ait. 120 çeşit adayı hat 5 tescilli buğday çeşidi hepsi bizler tarafından geliştirilmiş ve firmalara verilmiş ticari ekmeklik buğday çeşitlerimiz. Fakültemiz tarafından geliştirdiğimiz çeşitlerimizden çok iyi verim alındığı konusunda çiftçilerimizden dönüşler alıyoruz.” sözlerine yer verdi.
İl Tarım ve Orman Müdürü Oktay ÖCAL, Tarımın Tekirdağ için önemine dikkat çekerek “Teknik olarak yeterli ve köklü bir geçmişe sahip olan Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nin ilimizde olması, bizler için büyük bir şans. Bugün burada Üniversitemiz tarafından geliştirilen 120 civarında tohum çeşidinin tanıtımı yapılacak. Biz Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi ile tarım ve hayvancılık ile ilgili zaten her zaman çalışmalar yürütüyoruz bununla birlikte yeni ortak projeleri de hayata geçirmek istiyoruz.” dedi.
Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sezen ARAT “Bugün Fakültemiz Tarla Bitkileri Bölümü Islahçı hocalarımızın uzun yıllar süren ıslah çalışmaları sonucu geliştirdikleri tescilleri çeşitleri ve çeşit adayı hatları, sizlerin değerlendirmesine sunmak için bir araya gelmiş bulunuyoruz. Gururla söylüyorum ki fakültemiz ülkemizde bu kadar sayıda çeşit geliştiren tek fakültedir. Bir makarnalık buğday çeşidimiz 2015 yılında; 2 ekmeklik buğday çeşidimiz 2016 yılında; 1 ekmeklik buğday çeşidimiz 2018 yılında ve son olarak da bu yıl yine 1 ekmeklik buğday çeşidimiz 2020 yılında fakültemiz tarafından tescil ettirilmiştir. Buğdayın yanı sıra 4 adet de tescilli yem bitkimiz bulunmaktadır. Toplamda 9 tescilli çeşidimiz mevcuttur. Şu an 120’nin üzerinde çeşit adayımız var. Islahçı hocalarımıza ve bize bu gururu yaşattıkları öğrencileri ile birlikte bölümümüze çok teşekkür ediyorum. Pandemi süreci iki vazgeçilmez süreci ortaya çıkarmıştır. Bunlardan biri sağlık diğeri tarım sektörüdür. “Biz Bize Yeteriz Türkiyem” diyebilmek için hep birlikte tarıma gereken önemi vermeli, kendi tohumlarımızı, kendi damızlıklarımızı üretmeli, dışa bağımlılıktan kurtulmalıyız.” sözlerine yer verdi.
Süleymanpaşa Belediye Başkanı Cüneyt YÜKSEL “Öncelikle ben Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Rektörümüze teşekkür ediyorum. Göreve geldiği günden bu yana Süleymanpaşa’da Tekirdağ’da Namık Kemal Üniversitesi’nin ismini duyurmak için ciddi anlamda emek veriyor. Sayın Rektörümüzün göreve gelmesiyle özellikle tarımla alakalı konularda Tekirdağ çiftçisi tarım konusunda profesyonel destek almaya başladı. Üniversitemize şükranlarımı sunuyorum. Üniversitemiz bugüne kadar yaptığı gibi bundan sonra da sadece Süleymanpaşa ilçemiz için değil; tüm Tekirdağ’ın en büyük faydası için çalışacaktır. Namık Kemal Üniversitesi ile bu milletin özüne dönülebileceği, kendi ayaklar üzerinde durabileceğini göstermiş oldu.” dedi.
Rektör Prof. Dr. Mümin ŞAHİN, “Pandemi ile ülkelerin kendi kendilerine yetmelerinin önemini bir kez daha görmüş olduk. Dolayısıyla Ziraat Fakültemizin bölgemizdeki etkinliği bir kez daha Trakya’daki tek Ziraat Fakültesi olması münasebetiyle hakikaten çok büyük önem arz ediyor. Göreve geldiğimizden günden bu yana Üniversitemizde bu alandaki çalışmalara büyük önem veriyoruz. Fakültemizin bu kıymetli çalışmalar yürüten ekibine çok teşekkür ediyorum. İnşallah daha iyi çalışmalarla daha iyi ürünler ortaya çıkartacağız. Şu anda 9 tane tescillenmiş yerli ve milli tohumumuz var. Bunlardan 5’i buğday, 2’si fiğ, 2’si bezelye. İnşallah bunlara ayçiçeği, mısır ve diğer tohumları ekleriz. Özellikle tarımla ilgili yaptığımız çalışmalar ve sağlık alanında gerçekleştirdiğimiz çalışmalar beğeniyle takip ediliyor. Biz topraktan geldik, gideceğimiz yer de orası. Buna önem vermeye devam edeceğiz. İnşallah çiftçimizin ayağına da gideceğiz. Eylül ayı gibi tescil edilen ürünlerimizi çiftçilerimize tanıtmak için organizasyonlar yapmayı planlıyoruz. Bugüne kadar desteklerini esirgemeyen Sayın Valime, bütün projelerimizi destekleyen Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreterime, her zaman yanımızda olan Süleymanpaşa Belediye Başkanımıza, İl Tarım ve Orman Müdürüme ve bugünün düzenlenmesinde emeği geçen herkese çok teşekkürlerimi sunuyorum.” sözlerine yer verdi.
Vali Vekili Ahmet NARİNOĞLU ise konuşmasında şöyle söyledi: “Bugün burada Üniversite Rektörümüzün liderliğinde hocalarımızın önderliğinde ciddi araştırmalar yapılarak elde edilen sonuca tanıklık ediyoruz. Biliyoruz Üniversiteler toplumla tarım sektörlüyle buluştukça hem kökleşiyorlar hem de topluma değer katıyorlar. Trakya’mızda Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi örnek üniversitelerimizden bir tanesi. Üniversitelerimiz sanayiyle, tarımla ve diğer sektörlerle iş birliği yaparak yerel kalkınmaya destek vermesi lazım. Bundan daha da önemlisi kalıcı olabilmesi için izler bırakması gerekiyor. Bunun en kıymetlisi tohumculuk. Bilim adamları günümüzde tohumun dünyanın en güçlü silahı haline geldiğini söylüyorlar. Pandemi sürecinde de gördük ki ülkeler sınırlarını kapatınca kendi kendilerine yetmek zorundalar. Yerli ve milli olacaksak bunun ilk adımı tohumdan başlanmalıdır.Yılların emeği ile bugün ürünlerimiz ortada. Dilerim ki bunu hem Trakya bölgemizde hem de Anadolu’ya yayarak bu ülkenin geleceğine de değer katmış olsunlar.”
Açılış konuşmalarının ardından Tarla Günü etkinliği katılımcıların deneme alanlarını gezmesi ile devam etti. Tescil edilen “NKÜ Ziraat”, “NKÜ Lider”, “NKÜ Ergene”, “NKU Asiya” ve “NKU ZİRVE” buğday çeşitlerinin yanı sıra 120 çeşit aday hatları da gezilerek katılımcılar ve basın mensuplarına tanıtımları gerçekleştirildi. Dağıtılan değerlendirme formları ile de tanıtımı yapılan ürünlere dair katılımcılardan veriler toplandı.