“İSTİSMARA CİNSİYET AYRIMI OLMADAN MARUZ KALINABİLİR”
Belediye Meclis Salonu’nda düzenlenen bilgilendirme toplantısına genellikle anneler çocukları ile birlikte katılım gösterdi. Düzenlenen toplantıda konuşan Psikolog Ceren Sayın, son günlerde ülke gündemi çocuklara yönelik taciz ve tecavüz haberleriyle dolu ifadelerini kullandı. Sayın, “Fiziksel istismar dayak atmak, vurmak, yakmak bu tür fiziksel istismar içeren durumlardır. Duygusal istismar anne- baba ya da diğer yetişkinler tarafından çocuğa sözel olarak saldırgan davranışlarda bulunmak, çocuğu aşağılamak, hakaret etmek, küfür etmek, duygusal ihtiyaçlarını karşılayamamak, değer vermemek ve korkutmaktır. Cinsel istismar ise çocuğa karşı yaşça büyük biri tarafından zorla ya da kandırılarak cinsel amaçlar için kullanılmasıdır. Cinsel istismara cinsiyet ayrımı olmadan kız ya da erkek çocuklar maruz kalabilmektedir.” dedi.
“ÇOCUĞUMUZA KENDİSİ KORUMAYI ÖĞRETEBİLİRİZ” Sayın, açıklamasının devamında, “Peki çocuklarımıza kendini korumayı nasıl öğretiriz? Bu beden sana ait sen için vermezsen kimse seni öpemez, sana dokunamaz. Özel bölgelerin, popon, dudakların ve göğsün. Özel bölgelerine annen baban seni giydirirken, temizlerken, yıkarken dokunabilir. Öğretmenin giydirirken ve temizlerken; doktor ve hemşireler tedavi için gerektiğinde anne ve baban yanındayken dokunabilir. Bunun dışında kimseye izin vermemeli ve sende başkasına dokunmamalısın şeklinde çocuğumuza öğretebiliriz.” ifadelerini kullandı.
.jpg)
“KENDİNİ KORUMAYI BİLEN ÇOCUKLAR YETİŞTİRMEK ZORUNDAYIZ”
Çocuklarımızla aramızda küçük anlaşmalar yaparak onları koruyabileceğimizi belirten Sayın, “Ebeveynlere düşen çocuklarımızı sadece korumak değil; korunmayı öğretmektir. Erken yaşta vereceğiniz çok ufak eğitimler ile özgüveni yüksek, kendini korumayı bilen çocuklar yetiştirmek zorundayız. Çocuğunuzun tanımadığı kişilerle fiziksel temas kurmasına izin vermeyin. Tanımadığı kişilerden uzak durmasını söyleyin. Tanımadığı bir kişi tarafından vücuduna dokunulduğunda çocuğunuza nasıl tepki vermesi gerektiğini öğretin. İnternet ortamında görüştüğü kişilere dikkat edin. Çocuğunuzun adını her yere yazmayın. Çocuğunuzun fotoğraflarını ismiyle birlikte sürekli sosyal medyada paylaşmayın. Telefon numaranızı ve acil ihbar hatlarını (155- 156- 11) ezberletin. Çocuğunuzun tanımadığı kişilerin arabalarından uzak durmasın gerektiğini ve gelebilecek tehlikelere karşı arabanın gittiği yönün tersi istikametinde koşmasını öğretin. Çocuğunuz kaybolduğunda güvenlik güçlerinden yardım istemesi gerektiğini öğretin. Çocuğunuz için acil durumlar karşısında gizli bir koda oluşturarak " anne ve babamın adı ne? aile şifremizi söyle?" diye sormasını isteyin. GPS sayesinde ve çeşitli mobil konum uygulamaları ile çocuğunuzun nerede olduğunu öğrenin ve şarjının ne kadar kaldığını takip edin. Kendini tehlikede hissettiği anda "Ben onu tanımıyorum!" diye bağırmayı öğretin. Tanımadığı kişilerle asansöre binmemesi gerektiğini söyleyin.” dedi.
“İSTİSMAR TEHLİKELİ DÜNYANIN TUZAĞIDIR” Sayın’ın açıklamalarının ardından konuyu toplumsal olarak değerlendiren Sosyolog Demir, cinsel istismarın toplumsal ve küresel bir sorun olduğunu söyleyerek, “Öncelikli olarak Cinsel İstismara zemin hazırlayan nedenleri sıralayacak olursak bunlar, parçalanmış aile, aile içi sorunlar, yaşının küçük olması, bazı zihinsel ve fiziksel gelişim bozukluklarının olması, huzursuzluk ve şiddet ortamı, bilinçsiz aile tutumları ve eğitimsizlik, sosyal ortamlardan yalıtılmış arkadaşsız ve yalnız olan çocuk, aileden yeteri ilgiyi görmeden büyümüş olması ve toplumsal taburlar gereği çocuğun cinsel konularda bilgilendirilmemiş olması gibi nedenlerle çocuklar aile dışındaki tehlikeli dünyanın tuzağına daha kolay düşebilmektedir.” dedi.
“İSTİSMARDA BULUNAN KİŞİLERİN ÇOĞU TANIMIŞ OLDUKLARIDIR” Demir açıklamasının devamında, “Araştırma bulgularına göre çocuklara cinsel istismarda bulunan kişilerin çoğunluğu erkektir ve istismarda bulunan kişilerin yüzde 85 ile yüzde 90’ı tanımış olduğu erkeklerdir. İstismar edecek kötü niyetli kişi, genelde mağdurla güven ilişkisi kurarak yaklaşır. Cinsel istismarda bulunanlar çocuk karşısında tahrik olurlar ve dürtülerini kontrol edemezler. Çocuğun hiçbir hakkı olmadığını kendi içlerinde kabul ederler. Duygusal açıdan olgunlaşmamışlardır.”
.jpg)
“ÇOCUK İSTİSMAR EDİLDİĞİNİ SÖYLEYEMEZ” Pedofilinin tanımı ile açıklamasını sürdüren Demir, “Pedofili erişkin bir kimsenin aynı ya da karşı cinsten çocukları cinsel açıdan çekici bulması ve ilgi duymasıdır. Bu durum istismara yol açabilir ve ilgi olarak kalabilir. İstismar, zedelenmiş cinsellik, ihanet, acizlik, depresyon, intihar gibi etkilere yol açmaktadır. Çocuk istismar edildiğini kendini suçlu hissettiği için utanç duyduğu için ya da tehdit edildiği için söyleyemez. Çocuğunuz istismar ediliyorsa, çocuğu istismar ortamından en kısa sürede uzaklaştırın. Çocuğunuza yardım edin. Mutlaka bildirimde bulunun. Görmezden gelmeyin suça ortak olmayın. Çocuk istismarına sessiz kalmayın.” ifadelerine yer verdi. Bilgilendirme Toplantısına katılım gösteren anne babalara, çocuklara öğretilmek adına bilgilendirme kağıtları ve Çocuk İstismarına tepki amaçlı mavi kurdele dağıtıldı.
