Beşiktaş, dün gece Karabükspor karşısında çok önemli bir galibiyet aldı. Quaresma’nın kadro dışı kaldığı, iki as forvetinin sakat olduğu bir dönemde camianın birlik olması açısından, dünkü galibiyet çok daha farklı anlamlar taşıyordu. Üstelik Fernandes’in iki gol attığı bir gecede, Be
şiktaş’ta ne Quaresma ne de Samet Aybaba’nın tercihleri tartışılır. Beşiktaş açısından bir başka sevindirici hadise ise son iki maçtaki gol sayısı. Üstelik bir önceki maç Galatasaray derbisiydi. Tabii ki, Fernandes ile 5. dakikada buldukları erken golün, çok büyük katkısı var. Üç maçta attıkları 7 golle taraftarını sevindiren siyah - beyazlılar aynı beceriyi savunmada bir türlü gösteremiyor. Üç maçta yenilen 4 gol ve dün geceki savunmanın panik hali ileride büyük felaketin habercisi olabilir. Şimdiden önlemi alınmalı.
23. dakikadaki Uğur Boral golü, bizi bir an olsun onun Fenerbahçe’deki günlerine götürdü. Beşiktaş’a bedava gelmiş böyle bir oyuncunun performansı bu şekilde devam ederse sol kanattan daha çok gol görürüz.
Süper Lig’e çıktıkları günden beri belkide en kötü performansını dünkü maçın ilk yarısında gösteren Karabükspor ikinci yarıda daha derli toplu gözükmüş olsa da maçı çevirmek için artık çok geç kalmışlardı. Gecenin etkili isimlerinden Fernandes‘in 34. dakikada attığı gol Karabükspor açısından işleri daha da çıkılmaz hale sokmuştu.
Maç boyunca Beşiktaş savunmasını sık sık zorlayan Karabükspor, panik halindeki siyah - beyazlı savunma hattına rağmen aradığını bulamadı. İlk yarının 23. dakikasında Shelton ile gole yaklaşan Karabükspor, hücumda başarılı olan Uğur Boral engeline takıldı.
İkinci yarıda Batuhan’ın yorgunluğu ve sakatlığı nedeniyle dümeni kırılmış gemi görünümünde olan Beşiktaş, Mehmet Akyüz’ün oyuna girmesiyle ilk yarıdaki görüntüsüne biraz daha yaklaşabildi. 56. dakikada Karabük savunmasının hatasından yaralanarak şut çeken Olcay’ın şutu direkten dönmese skor çok çok daha farklı olabilirdi.