'Kâbus'u gördüm!'... Böyle tanımlayacak 2010-11 sezonunu, gelecek kuşaklara aktarırken sarı-kırmızılı renklere gönül verenler. Perde daha doğrusu gerilim filmi Konyaspor maçıyla kapandı. Film şeridi gibi insanın gözlerinin önüne geliyor tek tek 16 yenilgi. Çaresizlik, tükenmişlik, hakem hataları, hoca değişimleri ve sonu gelen yönetim.
Yeni başkan Ünal Aysal'ın Fatih Terim'in ismini açıklaması bile tükenmiş, sönük ruh halindeki takımı heyecanlandırmaya ne yazık ki yetmedi. İnşallah Terim, maçı televizyonun başından seyretmemiştir. Çünkü gerçekten, bir enkaz alıyor, ne kadar milli ağırlıklı olsa da.
Son sıradaki Konyaspor ile son 90 dakika çıkan Aslan, Kazım'ın ceza alanı dışından attığı golle erken öne geçti. 15'te Culio farkı ikiye çıkardı. Sonra duraklama dönemi başladı. 69'da veda maçına çıkan Arda, topu boş kaleye yuvarlayamadı.
Kalan bölüm sanki sezonun özeti gibiydi. Tatsız, tutsuz futbol...
Son rekor
Cim-Bom ligde son 3 maçını kazanmasına rağmen kâbus gibi geçen sezonu yeni bir başarısızlık rekoruyla kapattı. Sahadan 2 farklı galip ayrılan sarı-kırmızılı takım tarihinde ilk kez ligi eksi averajla bitirdi. c 41 gol atıp, kalesinde 46 gol gören Galatasaray ligi eksi 5 averajla tamamladı. Aslan daha önceki en kötü performansını 1981-82 sezonunda yaşarken, 26 gol atıp, 26 gol yediği ligi sıfır averajla noktalamıştı.
