info@ellidokuz.com
Dolar Alış
:
35.0619
Dolar Satış
:
35.1251
Euro Alış
:
36.4162
Euro Satış
:
36.4818
Aranıyor, lütfen bekleyiniz...

Ameliyatlar Durma Noktasında

Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, "bazı hastanelerde kalp ameliyatlarının yüzde 80 civarında durduğu" yönündeki iddialara ilişkin, bunun kamu hastanelerinde söz konusu olmadığını belirterek, "Ama üniversitelerimizin bazı uygulamalarından veya bütçelerinden kaynaklanan sorunlar nedeniyle üniversitelerimizde yaşanıyor" dedi.

 İstanbul'da yapılan Türk Tıp Dünyası Kurultayı'na katılan Müezzinoğlu, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
 
Bir gazetecinin, "tıbbi cihazlarda sıkıntı yaşandığı, bu nedenle özellikle kalp ameliyatlarının aksadığı, üreticilerin cihaz vermediği" yönündeki haberleri hatırlatması üzerine Müezzinoğlu, bu yöndeki çalışmaların bir ay önce yapıldığını, şu anda olağanüstü bir sıkıntının olmadığını söyledi.
 
Zaman zaman üretici firmalarla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın ücretlendirme konusunda sorunlar yaşadığını dile getiren Müezzinoğlu, bu bakanlığın güçlü bir alıcı olduğunu kaydetti.
 
Müezzinoğlu, "Bazen hastalarımızın hastalıklarını fırsat bilerek, piyasa bunu istismar da etmek istiyor. O nedenle bu tür sorunları zaman zaman yaşayabiliriz. Hastamıza her türlü tıbbi imkanı sunmak Sağlık Bakanlığı ve hükümet olarak görevimiz ama milletin imkanlarını birilerinin istismar etmemesi için de gerekli tedbirleri almamız lazım. Dolayısıyla şu anda bir sıkıntı söz konusu değil" diye konuştu.
 
"Bazı hastanelerde kalp ameliyatlarının yüzde 80 civarında durduğu" yönündeki soruya Müezzinoğlu, "Şu anda söylediğiniz rakamsal yüzde 80 durmuş durumda olan şey; kamu hastanelerimizde asla söz konusu değil. Ama üniversitelerimizin bazı uygulamalarından veya bütçelerinden kaynaklanan sorunlar nedeniyle üniversitelerimizde yaşanıyor. Onun gerekçesi o değil" karşılığını verdi.
 
Tamamlayıcı tıp ile ilgi bir soru üzerine Müezzinoğlu, bu konuda yönetmelik yayımlandığını anımsattı.
 
Sağlık Bakanı Müezzinoğlu, Türkiye'nin, tamamlayıcı ve geleneksel tıpta katetmesi gereken mesafeyi yönetmelikle sağlamanın yeterli olmadığı kanaatinde olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi: "TBMM'ye sunduğumuz ve Genel Kurula gelen Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı Kurulması (TÜSEB) Yasası ile hayata geçireceğimiz enstitülerden biri de biyoteknoloji. Kanser, kronik hastalıklar, anne, çocuk ve ergen sağlığı enstitülerinin yanında geleneksel ve tamamlayıcı tıp enstitüsünü kuracağız. Bunu kurduktan sonra üniversitelerin bilimsel dinamikleri devreye girecek. O zaman tamamlayıcı ve geleneksel tıbbın istifadesini 77 milyon ülke insanımız çok daha güçlü görecek. Gelişigüzel uygulamalar yerine bilimselliği veya denetimi esas alan, 'daha sağlıklı olsun' diye bir yönetmelik düzenlemesi yaptık. Ama esas hedefimiz; tamamlayıcı ve geleneksel tıp enstitüsünü kurup, üniversitelerimizin bu anlamda bilimsel çalışmalarının altyapısını oluşturmak."
 
"BU TÜR FELAKETLER CANIMIZI ACITIYOR" 
Karaman'ın Ermenek ilçesindeki maden ocağında su baskını nedeniyle işçilerin mahsur kalmasına ilişkin görüşleri sorulan Müezzinoğlu, son derece üzgün olduklarını, ailelerin ve 77 milyonun sabırsızlıkla beklediğini ifade etti.
 
Müezzinoğlu, "Bu tür felaketler canımızı acıtıyor, yüreğimizi yakıyor. Her ne kadar ümidimiz azalıyorsa da ümit ediyoruz oradaki 18 vatandaşımızı, sağ salim kurtarabilelim. Yaşıyor olmalarını ümit ediyoruz. Ondan sonra sağlık sorunları varsa gönüllü olarak, severek, her türlü tedaviyi yapmayı arzu ederiz. Ama şu anda sabırla heyecanla bekliyoruz. Zor bir durum" dedi.
 
Ailelere sabır dileyen Müezzinoğlu, "Aileleri, umutlarını kaybetmemeye çalışıyoruz. Ülkemizin bu tür felaketlere muhatap olmamasıyla ilgili de her türlü düzenlemeleri yapıyoruz. Sıkıntı olduğu zaman vatandaşımızın yanında samimiyetle duyarlılıkla oluyoruz. Ama önemli olan tedbirleri daha güçlü alabilmek ve bu tür kazalara muhatap olmamak" ifadelerini kullandı.
 
"BİZİ MAHÇUP EDEN ÖRNEKLER YAŞIYORUZ" 
Müezzinoğlu, bir gazetecinin, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun eşi Sare Davutoğlu'nun, "Harvard Üniversitesi'nde görev yapan Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil'in, bir üniversitenin mütevelli heyetinde yer almak için YÖK'ün kendisini 6 ay araştırdığını, ilkokul diplomasını bile isteğini gündeme getirdiğini ve Sağlık Bakanlığı'nın bunların telafisine kapı açacağına inandığı" şeklindeki çağrısı da soruldu. Müezzinoğlu, bu anlamdaki örneklerin bürokrasiden kaynaklandığını söyledi.
 
"Son derece bizi mahcup eden örnekleri yaşıyoruz" diyen Müezzinoğlu, bu tür basit hataları, bu ülkenin bürokrasisinin yapmaması gerektiğini vurguladı. Bakan Mehmet Müezzinoğlu, şöyle konuştu: "Bakan olarak 'bir kanuni düzenleme gerekiyor da onu yapmamış' durumda olsak onu yapalım ama bu tamamen bürokrasinin zaman zaman işgüzarlığı. Yani ülkemizi mahcup eden fotoğraflar. İnşallah bürokrasimiz de bu anlamda daha duyarlı olur. Yoksa burada bir yasal sorun yok ama uygulama dosyasında 'bu bu evraklar gerekli' diyor. O evrakları liste halinde veriyor. Halbuki Harvard veya dünyanın herhangi bir yerinde, bir profesörün, doçentin, bir uzmanın, bir hekimin, 'şu evrağı da eğitimle ilgili getiriyor' demesi, herhalde bunun için en yeterli olan, en son olandır, en son taşıdığı sıfattır. Geçmişindeki eğitimlerini dosyalamanın bir mantığı yok. Bugünkü iletişim çağında hele hele hepsine ulaşılabilir. Bir yanlışlık var."