Radikal Gazetesi'nden Abdullah Kılıç'ın haberine göre, otomotiv şirketlerinin yılda yaklaşık 200-250 milyon TL’lik haksız kazanç elde etmesine Tüketici Sorunları Hakem Heyeti ‘dur’ dedi. Her yıl 1 milyonu aşkın motorlu aracın satıldığı Türkiye’de çoğu bayi, tüketiciden ‘trafik tescil işlemleri’ adı altında 450 ile 750 TL arasında para talep ediyordu. Ruhsat işlemleri için en az 450 TL ödeyen tüketici, ödediği paranın hangi kalemlere gittiğini pek araştırmıyordu. Otomotiv bayileri bu paranın 162 TL’sini vergi olarak devlete, 80 TL’sini ise müşavirlik hizmetleri için komisyoncuya ödüyor, geriye kalan 200 TL’ye yakın ücret ise direkt şirketlerin kendi kasasına giriyordu. Yılda 1 milyon motorlu aracın satıldığı hesap edilirse otomotiv şirketlerinin bu işlemden yaklaşık olarak 200 milyon TL haksız kazanç kazandığı iddia ediliyor.
188 TL hizmet bedeli
Ancak Yenimahalle Tüketici Sorunları Hakem Heyeti, hemen hemen tüm otomotiv markalarının yıllardır tüketicilerden aldığı parayı haksız buldu. Hakem Heyeti, tüketiciden alınan paranın iadesine karar verdi.
Otomotivcilerin fazladan para kazanması olayını Mehmet Ali Şengün isimli bir vatandaşın başvurusu ortaya çıkardı. 2010 yılında Ankara’da Doğuş Oto Pazarlama’dan bir otomobil alan Şengün heyete verdiği dilekçede, adı geçen şirketin kendisinden trafik tescil işlemleri için 762 TL tahsil edildiğini ancak kendisine gönderilen faturalarda 188 TL’lik kısmın izah edilemediğini belirtti.
Bunun üzerine şirket, heyete yazılı savunma verdi. Savunmasında bu paranın 19 TL plaka, 117 TL ruhsat bedeli, 19 TL damga vergisi, 7 TL kırtasiye masrafı, 88 TL müşavirlik hizmeti, 324 TL bandrol ücreti ve 188 TL’sinin de ‘hizmet bedeli’ olarak alındığını belirtti.
Heyet, 09.08.2011 tarihinde 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 4A maddesi gereği oybirliği ile tüketiciye 188 TL’nin geri ödenmesine karar verdi. Şirketin karara 15 gün içerisinde itiraz etme hakkı bulunuyordu.
Ayda bin işlem yapıldı
Nisan ayında 11 yıldır müşavirlik hizmeti verdiği Doğuş Oto ile yollarını ayıran Yükselen Otomotiv’in sahibi Muhammed Yüksel, tescil işlemleri için satılan her araç başına 450 TL, Doğuş Oto’dan hesaplarına para yatırıldığını, bunun 162 TL’sini vergi ve tescil işlemleri için harcadıklarını, kendisine de 88 TL müşavirlik ücreti aldığını söylüyor. Yüksel, “Geriye kalan 188 TL’lik kısmı ay sonunda kaç aracın işlemini yapmışsam toplu olarak şirkete geri yolladım. 11 yıldır onlarla çalışıyorum. Her ay en az bin aracın işlemini hazırladım. Bu sadece Ankara’da böyle. Hemen her marka bunu yapıyor. Sözleşmem devam ettiğinde konuşamadım, çünkü beni bağlayıcı sebepler vardı. Sözleşme bittiği için şimdi bunları rahatlıkla konuşuyorum” diyor.
İstanbul’da daha çok
Bu haksız kazanç çarkının artık sona ermesini isteyen Yüksel, sadece İstanbul’da bu kazancın daha büyük olduğunu iddia ediyor ve tüketicileri bu konuda uyanık olmaya, haklarını aramaya çağırıyor. Yüksel, istenirse Doğuş Oto’ya 11 yıl boyunca kestiği iade faturaları ve bankaya yatırdığı paraların dekontlarını mahkemeyle paylaşabileceğini söylüyor.
Tüketici hakkını aramalı
Avukat Aydın Ağaoğlu: Hakem Heyeti kararları kesindir. Sözleşmede var olmayan ücret tüketiciden talep edilemez. Otomotiv şirketleri ‘anahtar teslim fiyatı’ adıyla pazarlama yapıyor. Sonra bir de trafik tescil işlemleri adı altında para talep ediliyor. 4077 sayılı kanunun 12. maddesine göre satıcı vergiler dahil nihai bedeli kalem kalem tüketiciye bildirmek zorunda. Ancak bu yapılmıyor. Tüketiciler ikamet ettiği kaymakamlığa giderek Tüketici Sorunları Hakem Heyeti’ne şikâyette bulunabilirler.
Fiyat etiketi hükmüne aykırı
Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Nazım Kaya: Bayiler, aracın trafiğe tescili ve vergi bedeli olarak 450 TL tahsil ediyor. Yapılan uygulama 4077 sayılı kanunda yer alan hükümler gereği haksız olup, kanunda yer alan “fiyat etiketi” hükmüne de aykırılık teşkil ediyor. Bayiler haksız kazanç sağlıyor. Bu kazanç; yıllık trafiğe 1 milyon yeni araç çıktığı dikkate alındığında bayilerin ortalama 200 milyon TL haksız kazanç sağlandığı görülüyor.
Hakem Heyeti’nin kararı ne anlama geliyor?
4077 sayılı kanunun 22’nci maddesi şöyle:
* Değeri 1000 TL’ye kadarki uyuşmazlıklarda hakem heyetlerine gitmek zorunlu. Bu uyuşmazlıklarda heyetin vereceği kararlar tarafları bağlar.
* Kararlar İcra ve İflas Kanunu’nun ilamların yerine getirilmesi hakkındaki hükümlerine göre yerine getirilir.
* Taraflar bu kararlara karşı 15 gün içinde tüketici mahkemesine itiraz edebiliyorlar. İtiraz, Tüketici Sorunları Hakem Heyeti kararının icrasını durdurmaz.
* Ancak, talep edilmesi şartıyla hâkim, Tüketici Sorunları Hakem Heyeti kararının icrasını tedbir yoluyla durdurabilir.
* Tüketici Sorunları Hakem heyeti kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine tüketici mahkemesinin vereceği karar kesindir.