Bu değişikliğe göre eczane tabelalarında sadece 'eczane' ibaresine led aydınlatma yapılacak, eczanenin ismi ise ışıksız bırakılacak. Bakan Recep Akdağ'ın görsel kirliliği ve haksız rekabeti önlemek amacıyla uyguladığı bu değişikliğe Tüm Eczacı İşverenler Sendikası'ndan itiraz geldi.
Bakanlığın uyguladığı bu değişikliğe itiraz eden Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Genel Başkanı Eczacı Nurten Saydan; “Her gün yeni bir problemle karşılaşmak istemiyoruz. Artık taleplerimiz göz ardı edilmesin. Yeni düzenlemeyle 25 bin eczane tabelalarını değiştirerek, önceki tabelaları yani 100 milyon lirayı çöpe atacaklar” dedi.
Sağlıkta dönüşüm programı kapsamında eczane sahibi eczacıların ilaç ve eczacılık hizmetinin kesintisiz sürmesi için gereken fedakarlıkları yaptıklarını, yaşadıkları tüm olumsuzluklara ve halka en iyi hizmeti sunmaya çalışmamladrına rağmen, öncelikli sorun ve taleplerimiz göz ardı edilmeye devam edildiğini öne sürdü. Saydan açıklamasında, “Sağlıkta dönüşüm programı sayesinde daha önce literatürümüzde olmayan terimleri öğrendik. Muayene ücreti, ilaç farkı, eşlenik ilaç, KKİ gibi terimler artık mesleki hayatımızın bir parçası. Oysa kurulduğumuz günden bu yana dile getirdiğimiz meslek hakkı konusunda hiçbir gelişme yaşamadık. Artık bu terimin de literatürümüzde acilen yer almasının sağlanmasını bekliyoruz. Sağlıkta dönüşümü sadece ilaç fiyatını ucuzlatmak olarak algılayıp eczanelerin can damarını kesenler özel hastanelere ödenen ücretlerin sürekli artmasına ise seyirci kalmalarına da bir anlam verememekteyiz” dedi.
Sağlık Bakanlığı eczane tabelalarını değiştiriyor Sağlık Bakanlığı eczane tabelalarını değiştiriyor
Eczanelerde yenilenecek tabelaların minimum 4 bin liraya mal olduğunu belirten Saydan, “Yeni düzenlemeyle 25 bin eczane tabelalarını değiştirerek, önceki tabelaları yani 100 milyon lirayı çöpe atacaklar” dedi. Eczacılara yeni tabelaların büyük külfet getireceğini söyleyen Saydan, “Yeni tabelaların hiç bir kamu yararı yok” dedi. Saydan konuya ilişkin yayınlanan yönetmeliğin 25. Maddesinde ‘Eczanelerin sadece görülebilir cephelerinden birine ve eczane olarak kullanılacak yerin sınırları içerisinde kalmak kaydıyla, eczanenin adını gösterir, özellikleri Türk Eczacıları Birliği tarafından standardize edilmiş ışıklı veya ışıksız levha konulur’ ifadesinin yer aldığını hatırlatarak, aynı yönetmeliğin bunun için geçici maddesinde 24 ay süre verdiğini vurguladı. Bazı şehirlerde eczane tabelalarının sağlık müdürlüklerince söküldüğünü, vergileri ödenen levhaların sökülmesinin hukuki olmadığının altını çizen Saydan, “Sendika olarak dava açtığımız için konu mahkemeliktir. Bu yanlış uygulamadan bir an önce dönülmeli. Eczacıların levhalarına dokunulmamalıdır” dedi.
Dünyanın hiçbir yerinde örneği olmayan eczanelere ısı nem takip cihazı konulması uygulamasının artık nefes alamaz hale gelen eczaneler için ekstra bir yük getidiğini de kaydeden Saydan, SGK’nın 1 Ağustos 2016 tarihinden itibaren şeker hastalarının şeker ölçüm cihazlarını ödemediğini hatırlattı.
Saydan, “SGK, diyabetik ayak ülseri hastalığı bulunan hastaların tedavisinde kullanılan ilaç parasının farkını hastalara neredeyse 6 aydır ödemiyor. Öte yandan ; Diyabet hastaları 1 Ağustos tarihinden beri şeker ölçüm cihazlarını para ile alıyor. SGK iki yılda bir şeker ölçüm cihazı bedelini ödüyordu, yeni düzenleme ile cihaz bedelini ödemekten vazgeçme sebebi anlaşılır bir durum değil. 25 ağustos 2016 tarihinde yayımlanan SUT değişikliği ile ‘Kan şekeri ölçüm cihazları kurumca karşılanır’ cümlesi kaldırılıp, ‘şeker ölçüm çubukları eczanelerden temin edilecektir’ şeklinde değişiklik yapılmıştır.
Şeker ölçüm cihazlarının nasıl temin edileceği ile ilgili bir açıklama bulunmamaktadır. TEİS olarak eczacıları ekonomik dar boğaza sürükleyen bu haksız ve yersiz uygulamaların bir an önce son bulması, eczacı meslek hakkı uygulamasının da bir an önce hayata geçirilmesi gerektiğini yetkililere bir kez daha hatırlatmak istiyoruz” dedi.
